8 Ağustos 2023 tarihinde yayınlanmıştır.
Cenâb-ı Hakk Kitâb-ı Kerîminde Şeytan'ın hîlesi hakkında, "اِنَّ كَيْدَ الشَّيْطَانِ كَانَ ضَع۪يفًا۟" buyurmuşdur. Yani Allah Şeytan'ın hîlesinin pek zayıf olduğunu bildiriyor. Buna mukâbil "اِنَّ كَيْدَكُنَّ عَظ۪يمٌ" âyet-i celîlesinde insanın hîlesinin çok büyük olduğunu beyân ediyor Allah. Her ne kadar bu sözü söyleyen bir kul da olsa, onu tekzîb etmemişdir, reddetmemişdir Allah. Buradan anlıyoruz ki, insanların şeytanlığı, şeytanın şeytanlığından beterdir.
Yûsuf Kıssasındaki büyük ibretlerden biri de budur zâten. Yûsuf'un kardeşleri nasıl büyük bir hîle yapdılar. Hem babalarını kandırdılar, hem Yûsuf'u kandırdılar, hem kervancıları kandırdılar. Hepsine ayrı ayrı yalanlar uydurdular. Bunları Şeytan yapabilir miyidi? Yine Yûsuf'a şehvetle saldıran kadın, Yûsuf kendisinden kaçınca, nasıl büyük bir hîle yapdı. Yûsuf'a iftirâ ederek hem kendisini temize çıkardı, hem kocasını kandırdı, hem Yûsuf'u cezâlandırdı. Bütün bunları değil Şeytan, bir şeytan ordusu gelse yapamazdı.
Biz de eğer etrâfımıza dikkatlice bakarsak, nice insan şeytanları göreceğiz. Bunlar sûretâ insan, hakîkatde şeytandan beter mahlûklar. Her türlü hîle ve hud'a var bunlarda. Türlü türlü aldatmacalarla insanların başlarına ne çoraplar örüyorlar. Nasıl da istismar ediyorlar halkı, yalanlarla, iftiralarla kendilerine nasıl da menfaatler temin ediyorlar.
"Mahlûkâtın en şerlisi, en âsîsi kimdir?" diye sorsak, herkes "Şeytan'dır" diyecekdir. Ne var ki Şeytan'ın günahı Âdem'e karşı kibirlenerek Allah'ın emrine karşı gelmekden ibâretdir. Lanetlenmesine sebeb budur. Halbuki öyle insanlar gelmişdir ki, ulûhiyyet iddiâsıyla Şeytan'ı solda sıfır bırakmışlardır. Firavun gibi "ene rabbükümü'l-a'lâ" diyenler, Nemrud gibi "Ben yer Tanrısıyım" diyenler hep insan cinsindendir. Pek çokları da bu iddiâlarını lisâna getirmemişlerdir ama hâlleriyle, tavırlarıyla ulûhiyyet iddiâsında bulunmuşlardır. Despotlar, müstebidler, diktatörler, zorbalar, zâlimler, herkesin kendilerine boyun eğmesini isteyenler hep ilâhlık davâsındadırlar. Dikkat ederseniz Şeytan'da katiyyen böyle bir iddiâ yokdur. O kul olduğunu kabûl eder ve Allah'dan korkar. Nitekim Hakk Teâlâ Şeytan hakkında şöyle buyurmuşdur : "كَمَثَلِ الشَّيْطَانِ إِذْ قَالَ لِلْإِنسَانِ اكْفُرْ فَلَمَّا كَفَرَ قَالَ إِنِّي بَرِيءٌ مِّنكَ إِنِّي أَخَافُ اللَّهَ رَبَّ الْعَالَمِينَ". Yani Şeytan insana kâfir ol der, insan kâfir olur, sonra Şeytan der ki, "Muhakkak ki ben senden berîyim, muhakkak ki ben Rabbü'l-âlemîn'den korkarım".
Bir düşünün, milyonlarca insanı köleleştirenler, yüz binlerce insanı gözlerini bile kırpmadan ölüme gönderenler, kendilerine baş eğmeyenleri hapislerde çürütenler yâhud işkencelere tâbi tutarak inim inim inletenler hep insanlar arasından çıkmıyor mu? Amerika'daki yerlileri kim katletdi? Afrika halklarını kim köleleştirdi? Yahudi soykırımını kimler yapdı? Ruanda'daki katliamı kim yapdı? Bosna'daki vahşeti kimler gerçekleştirdi? Japonya'ya atom bombalarını kimler atdı? Ya Kerbelâ Fâciası? Peygamber evlâdına böyle bir zulmü revâ görenler, Şeytan'dan bin beter değil mi?