İstanbul'un Fethi Hakkında Muzaffer Efendi Hazretlerinden Öğrendiklerimiz

26 Mayıs 2015 tarihinde yayınlanmıştır.

Ehlullah
İstanbul'un fethi hakkındaki meşhûr hadîs-i şerîf
An Abdillah bin Bişr el-Ganevî
Kâle Resûlullah Salallahu Aleyhi Vesellem
Le tüftehannel kostantiniyyetü ve le ni'mel emîru emîruhâ ve le ni'mel ceyşü zâlikel ceyş
Sadaka Resûlullah
Abdullah bin Bişr el-Ganevî rivâyeti ile, Resûl-i Ekrem Efendimiz buyurmuşlardır ki :
"Kostantiniyye muhakkak fetholunacakdır, o kumandan ne güzel kumandan o asker ne güzel askerdir" 

Muzaffer Efendi Hazretleri bir sohbetlerinde "Velîlerden zuhûra gelen kerâmetlerin şerefi tâbi' oldukları nebîlere âittir" buyurmuşlardı. Başka bir sohbetlerinde de "Müslümanların bütün muvaffakiyetleri ve futuhâtı da Resûl-i Ekrem Efendimizin fazl u şerefi iledir. Bu itibarla, İstanbul'un asıl fâtihi Resûl-i Ekrem Efendimizdir" buyurmuşlardı.

Aşağıdaki sohbet kaydında Muzaffer Efendi Hazretleri İstanbul'un fethi hakkında nevâdir kabilinden bir takım ma'lûmât lutfederek, Akşemseddin Hazretlerinin fetihdeki rolünü beyân ediyorlar. Aynı sohbette Hacı Bayram Velî Hazretlerinin, Sultan 2. Murad'ın sorusuna cevâben fethin kime müyesser olacağını beyan edişini de Efendi Hazretlerinin anlatımı ile dinleyeceksiniz.

www.muzafferozak.com

Efendi Hazretlerinin yukarıdaki sohbet kaydında kısaca temâs ettiği, fetih öncesi yapılan büyük muhasaranın kaldırılması sözkonusu olduğunda, Akşemseddin Hazretlerinin Sultan Fâtih'e yazdığı nasîhatâmiz bir mektubu vardır ki pek ibret vericidir. İşte bu mektûbun ma'nevî te'sîriyle pâdişâh, başarısızlığa sebeb olan kumandanı azletmiş ve muhasarayı kaldırıp sulh yapılması yönündeki teklifleri redderek yeni bir heyecanla harbe devâm kararı almış ve kısa zamanda fetih müyesser olmuşdur. O mektubu aşağıdaki bağlantıdan okuyabilirsiniz.


Akşemseddin Hazretlerinin Mektubu

Bir Osmanlı Sikkesinde "duribe fî kostantiniyye/kostantiniyye'de basılmışdır" ibâresi
Efendi Hazretlerinden öğrendiğimiz diğer önemli ve şaşırtıcı bir husus da şudur. Osmanlılar uzun yıllar İstanbul için "Kostantiniyye" ismini kullanmışlardır. Sikkelerde yani madenî paralarda kullanılan "Duribe fî kostantiniyye/Kostantiniyye'de basılmışdır" tabiri son döneme kadar devam etmişdir. Büyük fedâkarlıklarla fethedilen bir islâm beldesi için Rumca bir ismin kullanılması ilk bakışda yadırganabilir. Ancak ecdâdımızın bilerek ve ısrarla bu ismi kullanmalarının sebeb-i hikmeti, yukarıda metnini verdiğimiz meşhûr hadîs-i şerîfde görüleceği gibi, Resûl-i Ekrem Efendimizin fem-i muhsinlerinden bu şekilde çıkmış olmasıdır. Ne büyük irfân...


www.muzafferozak.com
Listeye geri dön