21 Nisan 2020 tarihinde yayınlanmıştır.
Bir de âyât-ı enfüsiyye var. Kendi vücûdundaki a'zâları düşün! Bak, bak! Gözüne, kulağına. Gözünü nereye koymuşlar? Burnunun altına ağzını koymuşlar, ağzın burnunun üstünde değil. Böyle düşün! Ellerin ayakların, miden, dişlerin, kesici dişler, çiğneyici dişler. Herhalde bunlar tesâdüf olamaz, böyle şeyler. İki göz, iki kulak. Bir gözle bakıyorsun bir tâne görüyorsun, iki gözle bakıyorsun gene bir tâne görüyorsun. Halbuki bir gözle bir tâne gören, iki gözle iki tâne görmesi lâzım gelir. Öyle değil mi?. "Efendim, damar orada bir de onun için". Canım, iyi, anladık ama onu kim yapmış öyle? Bak bir gözle bir tâne, iki gözle gene bir tâne görüyoruz. Halbuki bir gözle bir tâne gören, iki gözle iki tâne görmesi lâzım gelir. Bırak şaşılığı! Hep bir. ALLAH. Lâ mevcûde illâ HÛ. Lâ ilâhe illallah. Onu gösteriyor sana, vahdeti gösteriyor, vahdeti gösteriyor. Allah'ın birliğini, varlığını gösteriyor.