14 Ekim 2024 tarihinde yayınlanmıştır.
Vaktiyle pâdişâhlardan biri, mühim bir iş için nezirde bulunmuş, "Eğer bu iş istediğim gibi netîcelenirse, zâhidlere şu kadar para vereceğim" diye niyet etmiş. Pâdişâhın işi istediği gibi olunca, nezrini yerine getirmek üzere içi altın dolu bir kese çıkarıp has adamlarından birine vermiş, "Al bu keseyi, içindeki altınları şehirdeki zâhidlere dağıt" demiş. Hizmetkâr, keseyi almış, akşama kadar dolaşmış, sonra gelmiş ve keseyi aldığı gibi dolu olarak pâdişâhın önüne bırakmış. Pâdişâh keseyi dolu görünce, "Altınları niçin dağıtmadın?" diye çıkışmış. Hizmetkâr, "Pâdişâhım, sabahdan akşama kadar aradım taradım ama şehirde para verecek bir kişi bile bulamadım" demiş. Pâdişâh, "Bu nasıl söz. Ben bile bu şehirde en az yüz zâhid olduğunu biliyorum" deyince hizmetkâr, "Pâdişâhım, gerçek zâhidler para almıyor, almayı kabûl edenler ise gerçek zâhid değil. Bu yüzden sizin arzunuzu yerine getirmek mümkün değil" demesin mi!
Mâsivâdan el çeküp mahlûkdan ümmîdin kes
Virdin olsun her nefes Allah bes bâkî heves