Kimi İhyâ Eder Kimi İmhâ Eder
5 Ocak 2017 tarihinde yayınlanmıştır.
Muzaffer Efendi Hazretleri'nden öğrendiğim güzel bir meseli sizlerle paylaşmak istiyorum...
Mükemmelen inşâ edilmiş ve en güzel şekilde tefrîş edilmiş bir mahal meselâ bir saray düşünelim...Buraya görünüşde insân ama hakîkatde hayvan gibi olan, görgüsüz, terbiyesiz, kaba-saba bir takım kişileri koysak, o cânım saray kısa bir sürede talan edilecek ve herşey mahvolacakdır değil mi?...Nitekim yakın târihde bile bunun birçok misâlleri vardır...
Bunun tam aksi olarak, eski ve köhne bir yere, medenî, bilgili, görgülü insanları getirip yerleştirsek kısa bir müddet sonra, o mahallin tertemiz, tertipli, düzgün bir yer olacağını hemen söyleyebiliriz...Bunun da sayısız misalleri vardır...
Meseldeki mahal, ister bir ev, ister bir şehir, ister bir kurum, isterseniz bir ülke olsun, bu hakîkat değişmez...Yani dışı insan olup da içi de insan olanlar hep ihyâ eder, güzelleştirir, eski tabir ile etrâfını şenlendirir...Bunun aksine, dışı insan olup da içi insan olmayanlar ise dâimâ yıkar, yakar ve imhâ eder...
Meseldeki mahal, kalb olarak da düşünülebilir...Allah'ın tecelliyâtına mahal olan kalbi, onu tasfiye ederek ihyâ edenler, içlerini de insân edenlerdir...Onu kibir, hased, ucub gibi kötü ahlâk ile dolduranlar ise zâhirde insan gibi görünseler de hayvanlardan farksız hatta onlardan bile beterdir...
Efendi Hazretleri buyururlardı ki :
Efendi Hazretleri buyururlardı ki :
Hakîkî bir mü'min, hiç medeniyetin olmadığı bir yerde meselâ çölün ortasında olsa bile, îmânın ve Kur'ân'ın nûru ile orasını cennete çevirebilir...