Kırk Hadîs - İmâm-ı Nevevî

8 Aralık 2022 tarihinde yayınlanmıştır.

Resulullah

Yüzyıllardır âlimler arasında kırk hadîs derleme geleneği vardır. Bu gelenek hicrî ikinci asırda başlamış günümüze kadar gelmişdir. Bilindiği kadarıyla ilk kırk hadîs derlemesi büyük âlim ve ârif Abdullah bin Mübârek tarafından yapılmışdır. Sayının kırk olarak tayin edilmesi, Peygamberimiz'den rivâyet edilen bir hadîse dayanır. Gerçi bu hadîs-i şerîf hadîs ilmi kriterlerine göre zayıf kabûl edilmişdir ama âlimler yine de kırk hadîs derlemeleri yapmakdan vazgeçmemişlerdir. Zîrâ Efendimizin bu husûsda teşvîk edici başka sözleri de vardır. Meselâ Efendimiz bir hadîs-i şerîflerinde, "Benim sözümü işitip iyice belledikden sonra onu başkasına aynen nakledenlerin Allah yüzünü ak etsin" buyurmuşlardır. 

Yüzyıllar boyunca pek çok kırk hadîs derlemesi yapılmışdır. Her derleme ayrı özellikler taşır. Meselâ bazı âlimler, belli bir konudaki hadîsleri toplamışlardır. Meselâ yalnız namazın fazîleti yâhud Cuma gününün fazîleti yahud hac ibâdeti hakkındaki hadîslerden kırkını bir araya getirmişlerdir. Bazıları vecîze tarzındaki yani lafzı kısa ama manâsı derin hadîsleri cem etmişlerdir. Bazıları da dînin esaslarına dâir hadîsleri bir araya getirmişlerdir ki İmâm-ı Nevevî'nin eseri de bunlardandır ve bunların en meşhûru ve en çok kabûl görenidir. Eserin niçin bu kadar meşhûr olduğunu ve niçin çok rağbet gördüğünü aşağıda îzâh edeceğim.

İmâm-ı Nevevî, rahmetullahi aleyh, büyük bir âlim olup, hadîs sahâsında çok ciddî çalışmalar yapmış, pek çok eser vermiş ve bu sahada otorite kabûl edilmişdir. Onun Riyâzü's-Sâlihîn adlı büyük hadîs derlemesi de çok kıymetlidir. İmâm-ı Nevevî, bu eserini aynı medresede kendisinden önce ders veren İbnü's-Salâh eş-Şehrezûrî'nin, yirmi altı hadîs ihtivâ eden derlemesine, on altı hadîs ilâve etmek sûretiyle meydana getirmişdir. Bu kırk iki hadîs-i şerîfin hepsi de on binlerce hadîs arasından büyük bir özenle ve dikkatle seçilmişdir. Hadîslerin hepsi dînin esaslarına dâirdir, düstûr kabilindendir. Bu hadîs-i şerîflere topyekûn bakıldığında İslâm dîninin bir hulâsasıdır da diyebiliriz. Öyle ki bir kimse yalnız bu hadîs-i şerîfleri öğrense, bellese, yani iyice anlasa, İslâm'ı anlamış olur. 

Bu hadîs-i şerîflerin daha iyi ve kolay anlaşılabilmesi için esere pek çok şerh yazılmışdır. Başda müellifin kendisi olmak üzere, aralarında büyük âlimlerin de olduğu elli civârında şârih bu hadîsleri îzâh etmek için kalem oynatmışdır. Bu eseri şerh eden meşhûr âlimler arasında, Sadüddîn Taftazânî, Kemalpaşazâde, Alî el-Kâri, İmâm-ı Birgivî ve İsmâil Hakkı Bursevî Hazretlerini sayabiliriz.

Dînini öğrenmek isteyen herkese bu kıymetli eseri harâretle tavsiye ederim. Aslını okumakla da yetinmeyin, şerhlerini de okuyun. Şerhlerini okumakla da yetinmeyin, her bir hadîs-i şerîfi kendinize düstûr edinin, hayâtınıza tatbîk edin.

Dururken mu'cizen meydânda Kur'ân yâ Resûlallah
'Uluvv-i şânına ister mi burhân yâ Resûlallah
Lisânın 'andelîb-i bâġ-ı i'câz u belâgatdır
Bu i'câza cihân olmaz mı hayrân yâ Resûlallah
Listeye geri dön