25 Mayıs 2019 tarihinde yayınlanmıştır.
Allah'ın kelâmı olması sebebiyle, Kur`ân-ı Kerîm'i okurken a'zâmî derecede hürmetkâr olmak ve edeblerine riâyet etmek gerekir. Kur`ân tilâvetine dâir edeblerin zâhirî olanları şunlardır :
- Abdestli olmak
- Kıbleye dönmek
- Diz üstü oturmak
- Başı öne eğmek
- Mushafı belden yukarıda tutmak
- İstiâze ile başlamak
- Ağır ağır yani anlaşılır şekilde okumak
- Güzel sesle okumak
- Lüzumsuz nağmeler yapmamak
- Avazı çıkdığı kadar bağırmamak
- Âşikâre okunmaması gereken yerlerde ancak kendi duyacağı kadar bir sesle okumak
- Ağlamak eğer ağlayamıyorsa ağlar gibi mahzûn olmak
Bunlar, Kur`ân-ı Kerîm tilâvetinin zâhirî edebleridir. Bir de bâtınî edebleri vardır ki onlar da şunlardır :
- Okuduğu kelâmın Allah'ın kelâmı olduğunu idrâk etmek
- Cenâb-ı Hakk'a ta'zîm hisleriyle dolmak
- Kalbinden bütün düşünceleri uzaklaştırmak
- Okuduğunu düşünmek
- Okuduğunu anlamaya çalışmak
- Kur`ân'ı anlamaya mâni olan hallerden kurtulmak
- Hitâbın kendisine yapıldığını kabûl etmek
- Okuduklarından müteessir olmak
- Kur`ân'ı kendi ağzından değil de Allah'dan dinliyormuş gibi okumak
- Azamet-i ilâhiyye karşısında bütün benliğinden ve varlığından geçmek
"Kur`ân-ı Kerîm bu edeblere riâyet edilmeden okunsa olmaz mı?" diye bir soru akla gelebilir. Olmasına olur ama edeblerine riâyet etmeden okumanın pek bir feyzi olmaz. Kişi, bu edeblere riâyet ettiği ölçüde Kur`ân-ı Kerîm'in feyzinden istifâde eder. Bu edeblerin tamâmına riâyet edemiyorum diye okumayı terketmek de katiyyen doğru değildir. Ne yapıp etmeli ve hiç değilse zâhirî edeblere riâyet ederek okumaya gayret etmeliyiz.
Kemâl‐i devlet istersen oku ayât‐ı Kur`ân'ı
Ki her harfin içinde var Niyâzî bin dürr‐i yektâ