Kur`ân-ı Kerîm'deki İstiâze Sırrı

28 Mayıs 2019 tarihinde yayınlanmıştır.

Hikmet
İsti'âze, Allah'a sığınmak demekdir. En meşhûr istiâze cümlesi "َاعُوذُ بِاللهِ مِنَ ٱلشَّـيْطَانِ ٱلــرَّجِيمِ e'ûzübillahimineşşeytânirracîm"dir. Daha kısa ve daha uzun isti'âzeler de vardır. Meselâ söz arasında Kur`ân-ı Kerîm'den bir âyet okuyacağımız zaman önce "Este'îzübillah" deriz ki bu da bir isti'âzedir. Namazlardan sonra Sûre-i Haşr'ın sonunu okurken söylediğimiz, "E'ûzübillahissemî'ilâlimimineşşeytânirracîm" cümlesi de başka bir isti'âzedir.

Kur`ân okumaya başlamadan önce mutlakâ isti'âze etmek lâzımdır zîrâ Sûre-i Nahl'deki, فَإِذَا قَرَأْتَ الْقُرْآنَ فَاسْتَعِذْ بِاللّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ fe izâ kara'tel kur`âne feste'iz billahi mineşşeytânrirracim" âyet-i kerîmesi bunu emreder. Bu yüzden bütün hâfız efendiler Kur`ân okumaya başlarken besmeleden de önce muhakkak "eûzü"yü okurlar. 

Dikkat ederseniz Kur`ân-ı Kerîm'in sonu da isti'âzeyle biter. Zirâ Felak ve Nas sûreleri başdan sona isti'âzeden ibâretdir. 

Demek ki Kur`ân-ı Kerîm'i hatmeden bir kimse, okumaya isti'âze ile başladığı kitâbullahı isti'aze ile tamamlamış olur. Bu da Kur`ân-ı Kerîm'in büyük sırlarından bir sırdır. Biz bu sırr-ı Kur`ân hakkında şimdilik şu kadarını söyleyelim. İnsan, kendisini Allah'dan uzaklaştıran şeylerden kaçmadıkça, Cenâb-ı Hakk'ın hitâbını duyamaz, duysa da anlayamaz.

Yeter oldun fenâ bağında nâlân
Yürü bülbül yürü dost illerine
Edüp tâvûs-ı kudsîlerle cevlân
Yürü bülbül yürü dost illerine
Listeye geri dön