22 Kasım 2020 tarihinde yayınlanmıştır.
Büyük mürşidlerimizden İsmâil Hakkı Bursevî Hazretleri buyuruyorlar ki :
Ma'lûm ola ki, Kur`ân-ı Kavlî, Kur`ân-ı Lafzî'nin mazharıdır. Kur`ân-ı Lafzî, Kur`ân-ı Mecîd'in mazharıdır. Kur`ân-ı Mecîd, Kur`ân-ı Kerîm'in mazharıdır. Kur`ân-ı Kerîm, Kur`ân-ı Azîm'in mazharıdır. Yâni lâhûtdan ceberût, ceberûtdan melekût, melekûtdan ervâh, ervâhdan şehâdet ki beş hazerât birbirinden zuhûr bulduğu gibi, Kur`ân-ı Azîm'den Kur`ân-ı Kerîm, Kur`ân-ı Kerîm'den Kur`ân-ı Mecîd, Kur`ân-ı Mecîd'den Kur`ân-ı Lafzî, Kur`ân-ı Lafzî'den Kur`ân-ı Kavlî zuhûr bulmuşdur.
Dikkat ederseniz, Kur`ân için hep nüzûl, inzâl ve tenzîl tabirleri kullanılır. Bunlar inmek, indirmek ma'nâlarına gelir. Hiç şübhe yok ki, bu iniş maddî ve mekâna bağlı bir iniş değildir. Hazret'in ifâde buyurduğu gibi bir inişdir.