Kuşadalı İbrâhim Halvetî Hazretlerinin Kerâmetiyle Müslüman Olan Papaz

5 Mayıs 2019 tarihinde yayınlanmıştır.

İrşad
Mürşid-i Azîzim Muzaffer Efendi Hazretlerinin lutfettiği ibretli ve hikmetli kıssalardandır :
Kuşadalı İbrâhîm Halvetî Hazretleri Limni'de bir kilisenin önünden geçiyormuş, kilisenin papazı da kapıda oturuyormuş. Hazret, papaza selâm vermiş. "Selâmün aleyküm Papaz Efendi" demiş. Hıristiyana selâm vermek câiz midir değil midir? Şimdi sen bırak orasını. İşte Hazret selâm vermiş. Papaz, "Aleykümselâm Hoca Efendi" diyerek Hazret'in selâmını almış. Hazret papaza, "Ne yapıyorsun?" diye sormuş. Papaz, "İçeride ibâdet eden hiç kimse yok, ben de burada oturuyorum" diye cevap vermiş. Kuşadalı Hazretleri "Bana müsâade eder misin ki ben kilisede ibâdet edeyim?" diyerek papazdan izin istemiş. Papaz, "Tabii buyrun" diyerek Hazret'i içeriye almış. Kuşadalı Velî, tıpkı câmiye girer gibi ayakkabılarını çıkarmış ve kiliseye edeble yani âdâba riâyet ederek girmiş. Kıbleye dönüp namaza durmuş ve tadil-i erkâna riâyet ederek güzel bir öğle namazı kılmış. Papaz, Hazret'in hem namaz kılışına hem de kibarlığına ve efendiliğine hayrân olmuş. Tabii papaz henüz Hazret'in maneviyyâtını görmüyor, O'nun efendiliğine ve kiliseye gösterdiği hürmete bakıyor ve hayrân oluyor. 
Hazret namazdan sonra papazı çağırıp duvarlardaki resimler hakkında bilgi istemiş. Resimlerden birini gösterip "Bu kimin resmidir? diye sormuş, papaz "Bu Yûsuf Peygamber" demiş, "Peki ne oluyor?" diye sormuş, "Yûsuf'u kuyudan çıkarıyorlar" demiş. Hazret diğer bir resmi işâret ederek "Bu resimdeki kim?" diye sormuş, Papaz, "Bu Şuayb Peygamber, hayvan güdüyor" diye cevap vermiş. Başka bir resmin önüne gelmişler. Hazret, "Bu kim?" demiş, papaz "Bu Nuh aleyhisselâm, gemiye biniyor" demiş. Bu şekilde bütün resimleri bir bir dolaşdıkdan sonra üstünde perde olan bir yere gelmişler. Hazret, "Bu perdenin arkasında ne var?" diye sorunca Papaz, kem küm etmeye başlamış ve "Onu görmenize lüzûm yok" diyerek geçiştirmeye çalışmışsa da Hazret ısrâr etmiş. Papaz, "Boşverin o mühim bir şey değil, uydurma bir resim" diyerek atlatmaya çalışsa da Hazret "Ne uydurması, bir görelim bakalım" diyerek ısrar edince papaz resmin ne olduğunu açıklamak zorunda kalmış. Demiş ki, "Allah'ın resmini yaptık, bazıları görmeyince inanmıyorlar, onun için biz de resmini yaptık, îcâb ederse gösteriyoruz". Hazret, "Aman ben hep O'nu arıyorum, bugüne kadar kendisini göremedim bari hiç değilse resmini göreyim" demiş ve perdeyi açtırmış. Papaz perdeyi açar açmaz Hazret ne gördüyse, ne olduysa, birden ayakları yerden kesilmiş ve yükselmeye başlamış, yükselmiş, yükselmiş, yükselmiş. O yükseldikçe papaz endîşelenmeye başlamış, "Eğer düşerse beni mahvederler, papaz hocayı kilisede öldürdü derler, başım büyük belâya girer" diye kara kara düşünmeye başlamış. Hazret kilisenin tâ tepesine kadar çıkdıkdan sonra aşağı inmiş. O iner inmez papaz da hemen Hazret'in ellerine yapışmış ve "Ben de seninle berâber geleceğim" diyerek kendisine bağlılığını bildirmiş. Hazret, "Yok, sen burada kal, burayı bekle" dediyse de papaz "Hayır, ben aradığımı buldum, artık seni bırakmam" demiş ve İslâm ile müşerref olmuş.
Hazret'in en başda verdiği selâmın hikmeti de böylece âşikâr olmuş. 


Ey kubâb-ı ehadiyyetde nihân Kuşadalı
Bî-nişânlık sana bir şehper-i şân Kuşadalı
Bir hümâsın nice bin tâir-i kudsî peykin
Ey gönül kişverine sâye salan Kuşadalı

www.muzafferozak.com

Listeye geri dön