18 Şubat 2021 tarihinde yayınlanmıştır.
NUTK-İ ŞERÎF
ve
ÎZÂHI
Mevlevînin rûhuna oldu gıdâ bu nây u def
Festemi' min ta'ni hizbü'l-münkerîni lâ tehaf
Mevlevîlerin ney ve def ile yapdıkları zikir, mûsıkî ile yapdıkları semâ', rûha gıdâdır. Münkirler her ne kadar onları ayıplasalar da, kötüleseler de onların sözlerine hiç kulak asma da beni dinle.
Bunların inkâr u ta'nı kizbe mânend oldu pes
Kul lehüm in yentehû yuğfer lehüm mâ kad selef
Münkirlerin semâ'ı inkâr etmeleri ve semâ' eden ehl-i tarîkin aleyhinde konuşmaları hep mesnedsizdir, yalandır. Onlara de ki, "Eğer bu yapdığınızdan vazgeçerseniz, tövbekâr olursanız, Allah geçmiş günahlarınızı affeder"
Bu semâ'a ba'zılar dedi helâl ba'zı harâm
İnne hâze'l-kavlü fî'ş-şer'i le kâne muhtelef
Semâ' hakkında bazıları harâmdır dedi, bazıları helâl olduğunu söyledi. Muhakkak ki bu mes'ele şerî'at ehli katında ihtilaflı bir mes'ele hâline geldi.
Ehl-i vecdin bulduğu zevki ne bilsin ehl-i ten
İnnehüm misle'l-hımâri ye'külûne min 'alef
Vecd ehlinin semâ'da bulduğu zevki ten ehli nereden bilsin. Zîrâ ten ehli gözü arpadan başka bir şey görmeyen eşekler gibidir.
Gel Rusûhî'nin sözün dinle semâ'a âşık ol
Key tekûne beyne ehli'l-'aşki min ehli'ş-şeref
Gel benim sözümü dinle de semâ'a âşık ol. Böylece aşk ehli arasında hürmete lâyık olasın.
İsmâil Ankaravî
Kaddesallahu Sırrahu'l-Âlî