1 Nisan 2018 tarihinde yayınlanmıştır.
NASÎHAT
Mükedder-dil olma ey nûr-i dîdem
Mevlâ sevdiğini mükedder eyler
Belâsı bal olur 'âkıbet Dede'm
Kara taşlarını mücevher eyler
Başına bir belâ geldi diye gamlanma çünkü Allah belâları sevdiklerine gönderir. Bu belâlar aslında belâ değil derde devâdır. O belâlar sâyesinde insan ma'nen ilerler ve taş gibi değersiz bir insan mücevher gibi olur.
Kondurur dünyâda gubâr yüzüne
Nûr-i ma'rifetler verir gözüne
Amân düşme ehl-i dünyâ izine
Seni kendi gibi mukahher eyler
Bu dünyâda çekilen derdler ve nihnetler onları hoşnudlukla karşılayıp sabredenler için nûr olur. Dünyânın ve ehl-i dünyânın peşine takılanlar yani nefsinin keyfini ve rahatını düşünenler ise rezîl ve rüsvây olur.
Muhabbet-i Mevlâ budur kuluna
Dünyâ muhabbetin vermez diline
'Âşık eder hikmetinin gülüne
Nûr-i hidâyetle mutahher eyler
Allah'ın bir kulu sevdiğinin alâmeti o kulun kalbinde dünyâ muhabbeti olmamasıdır. Allah sevdiği kulunu dünyâya meylettirmez, kendisine müştâk eder. O kulu hidâyet nûruyla tertemiz yapar.
Kulların gözüne zelîl gösterir
Akılsız bîgâne 'alîl gösterir
'İllet kıllet ile melûl gösterir
Gına-yı kalb ile muzaffer eyler
Sevdiği kullarını halka zelîl, zayıf, âciz, fakîr, muhtâc gösterir. Halbuki onlara gınâ-yı kalb nasîb etmişdir, kendisinden başkasına muhtâc etmez, her işlerinde muvaffak ve muzaffer eyler.
Gören ehl-i dünyâ dîvâne derler
Miskîn fakîr denî efsâne derler
Hüner-i san'atdan bîgâne derler
Sabr ile sadrını münevver eyler
Ehl-i dünyâ Allah'ın sevdiği kulları deli zannederler. Kendileri gibi dünyâya tâlib olmadıkları, dünyâdan ve ehl-i dünyâdan yüz çevirdikleri için onlara zavallı, aptal, ahmak, akılsız derler.
Bilmezler 'indallah kıymetdâr olmuş
Zillet ü kılletle bahtiyâr olmuş
Nûr-i ma'rifetle dürr-i bâr olmuş
Muhabbet-i Mevlâ mu'ammer eyler
Ehl-i dünyâ olanlar bilmezler ki Allah dostlarının Allah katındaki kıymetleri çok büyükdür. Zâhiren zillet ve fakîrlik içinde görünürler ama hakîkatde kıymetlerine paha biçilmez. Onların kıymeti sâhib oldukları muhabbetullah ve ma'rifetullah nûrundan gelir.
Lutfî miskînlere merhamet eyle
Hizmet eyle cândan hürmetle söyle
Amândır incitme n'eylersen eyle
'Uyûbun muhâsib müsetter eyler
Dervîşlere sakın hor bakma ki onlar Allah'ın sevgili kullarıdır. Onlara cân u gönülden hizmet eyle ki onlara hizmet Hakk'a hizmetdir. Ne yap et sakın onların kalbini kırma! Böyle yaparsan Allah da senin kusurlarını örter.
Alvarlı Efe Muhammed Lutfî
Kaddesallahu Sırrahu'l-Âlî