Mürşid Kimlerden Olur?

2 Kasım 2023 tarihinde yayınlanmıştır.

İrşad
Mürşid-i Azîzim Muzaffer Efendi Hazretleri buyurdular ki :
Sâlik-i gayr-ı meczûb ve meczûb-i gayr-i sâlik, mürşid olamaz. Mürşid-i kâmiller, ekseriyetle sâlik-i meczûb olanlardan olur. Bazan meczûb-i salik olanlardan da olabilir.
Peki, sâlik-i meczûb ve meczûb-i sâlik ne demekdir? Önce bu tabirleri îzâh etmeğe çalışalım.
  • Seyr-i sülûk edip bazı merhaleleri kat etdiği halde cezbeden mahrûm olanlara, sâlik-i gayr-ı meczûb denir. Bunlar ne kadar uğraşsalar da halkı irşâd edemezler. Olsa olsa kendilerini kurtarabilirler.
  • Cezbe-i ilâhiyyeden nasîbi olduğu halde seyr-i sülûk görmemiş olanlara, meczûb-i gayr-i sâlik denir. Bunlar Allah katında sevilen kullar hattâ Cenâb-ı Hakk'a nazı geçen kullardır ama sekr ve istiğrâk hâlindedirler. Bu yüzden irşâda kâbiliyet ve ehliyetleri yokdur.
  • Sâlik-i meczûb ise önce seyr-i sülûka başlar, ilerler, sonra sülûkun bir devresinde cezbe-i ilâhiyyeye tutulur ve ancak o zaman kâmil bir mürşid olmağa kâbiliyet kesbeder.
  • Meczûb-i sâlik ise, sery u sülûkden önce cezbeye tutulmuşdur fakat sonradan bir mürşide bağlanarak seyr u sülûkünü ikmâl etmişdir. Cezbe ile sülûk bir araya gelince mürşid-i kâmil olmuşdur.
Cezbe, Allah'ın kulunu çekip kendisine yaklaşdırması demekdir. Meczûb da Allah'a bu şekilde yaklaşan kimse demekdir. Seyr u sülûk kisbî, cezbe ise vehbîdir. İşin sırrı da buradadır. Kişi ne kadar çalırsa çalışsın, ne kadar mücâhede ederse etsin, Allah dilemedikçe irşâd makâmına gelemez. İsterse on ayrı şeyhden hilâfet, yirmi tâne icâzet alsın, bir işe yaramaz bunlar. İsterse büyük bir tekkeye şeyh olsun, hattâ reîsü'l meşâyih olsun, faydası yokdur bunların.

www.muzafferozak.com

Listeye geri dön