9 Haziran 2021 tarihinde yayınlanmıştır.
Ferîdüddîn Attâr Hazretlerinin İlâhînâmesindeki ibretli kıssalaradan biridir :
Vaktiyle bir mecûsî varmış, mecûsîlikde büyük bir taassubu varmış yani dînine çok bağlıymış, hayır işlerine de çok düşkünmüş. Bu adam hayır için bir akarsu üzerine bir köprü yapdırmış. O devrin pâdişahı bir seferden dönerken, o köprüden geçmiş, köprünün muntazamlığı ve sağlamlığı dikkatini çekmiş, "Bu köprüyü kim yapdırdı?" diye sormuş. "Mecûsînin biri yapdırdı" demişler. Padişah hasedinden buna çok içerlemiş. Hemen mecûsîyi huzûruna çağırttırmış ve ona demiş ki ,"Bu köprüye ne kadar para sarf ettiysen söyle, sana vereyim, köprü benim adıma olsun. Sen mecûsîsin, senin yapdığın hayır sana fayda vermez" demiş ve "Eğer bu teklifimi kabûl etmezsen başına belâ satın almış olursun" diyerek bir de tehdid savurmuş.
Mecûsî inacında samîmî bir adam olduğu için hiç tınmamış, pâdişahın tehdidine de kulak asmamış ve demiş ki, "Beni paramparça da etsen ben bu hayrımı satmam, ben bunu kendi dînim uğrunda yapdım" demiş.
Pâdişah iyice sinirlenmiş ve mecûsîyi hapsettirmiş ve hapisde ona işkence yaptırmış. Yemek bile vermemiş, aç susuz bırakmış. Yapılan eziyetler haddi aşınca mecûsî pâdişaha haber göndermiş, demiş ki, "Kalk hemen köprünün yanına gel, yanında da bir usta getir ki köprüye değer biçsin". Pâdişah işkencenin işe yaradığını düşünerek sevinmiş ve hemen mecûsînin dediğini yapmış, inşaatdan anlayan bir ustayı da alıp köprüye gelmiş. Mecûsî köprünün üzerinde pâdişaha demiş ki, "Şimdi bu köprünün değerini sen benden öğren bakalım! Ben şimdi köprünün bu tarafında kendimi helâk edeyim de köprünün öbür tarafında seninle hesaplaşalım. Bak işte gör köprünün değeri bu" diyerek köprüden aşağı atlamış. Tabii akan su onu alıp götürmüş. Mecûsî canından geçmiş, köprüden vazgeçmemiş. Ateşe tapan bir adam dînine halel gelmesin diye kendisini ateşe atmış.
Ferîdüddîn Attâr Hazretleri kıssayı nakletdikden sonra kıssadan alınması gereken hisseyi de şöyle beyân buyuruyorlar :
Sen müslümansın ama öyle bir hâle düşmüşsün ki, su zaten seni ebedi olarak kapmış götürmüş. Bir mecûsîde bile böyle bir îmân varsa müslümanlığı bak gör mecûsîden öğren. Âlemde kimin haddine düşmüş ki Allah'a kalp para götürebilsin. Kıyâmetde sağlam para, geçer akçe götürmek gerek. Can bedenden çıkınca, putlarla dolu bir kalble Allah'a nasıl gideceksin? Kalbindeki bütün putları at, hepsini terk et, zîrâ Allah'a puthâneyle gidilmez. Ayağı uyuşan birisi minbere nasıl çıkabilir. Uyuşuk bir ayak minbere nasıl çıkamazsa, uyuyup kalmış bir kalb de huzûrullaha varamaz, Hakk'a erişemez.
Bütün ömrünü gafletle geçridin, bir an bile uyanıklık yüzü görmedin. Kimin uykusu böyle faydasız olursa, uyandığında uyanıklığı da felâket olur. A birader, sen kendi derdini derd edinmezsen, senin derdine kim yanacak? Serkeşlik etme de bir işe koyul, hiç değilse elinden geleni yapmaya çalış. Çünkü hiç kimse senin derdine yanmaz, senin için üzülmez, senin yükünü çekmez.