15 Ocak 2022 tarihinde yayınlanmıştır.
Zamânımızın en büyük hastalıklarından biri de, insanların, üstlerine vazîfe olmayan işlere kalkışmaları, hadlerini bilmemeleri, lâyık olmadıkları işlere girişmeleri. İki üç kitâb okuyan, sağdan soldan bir şeyler işiten, hemen ortaya atılıp duyduklarını, okuduklarını bir üstâd edâsıyla herkese anlatmaya, duyurmaya koyuluyor. Şâir ne güzel söylemiş :
Ağzından çıkanı kulağı duymayan bir alay adam, büyüklerin sözlerini dillerine dolamış, her gün bir paylaşımda bulunuyor, malumatfuruşluk yapıyor, ukalâlık ediyor. A sersem, sen millete üstâdlık taslayacağına, önce kendini adam etmeye çalışsana. Nasreddin Hoca'nın hikâyesini de mi duymadın?
Hani Nasreddin Hoca, eşeği ile turşu satmaya çıkmış, tam ağzını açıp "turşuuuu" diye bağıracakken, eşek ondan önce davranıp anırmış ya. Bir, iki, üç, her seferinde eşek hocadan evvel davranıp anırarak Hoca'ya mâni olunca, Hoca dayanamamış, "Ulan edebsiz! Turşuyu sen mi satacaksın ben mi!" demiş ya.
Hoca'nın azarladığı o eşek ölüp gitmiş ama onun neslinden gelen eşekler her tarafa yayılmış. Üstüne vazife olmayan işlere kalkışan, haddini bilmez birisini görürseniz bilin ki işte o eşeğin ahfâdındandır.
Bir de şöyle bir acâiblik var. Bu gibi edebsizlere mâni olmaya kalkınca, "Aman canım, bunda ne kötülük var, söylesin" diyenler çıkıyor. İyi güzel de her iş erbâbınca yapılmalı değil mi? Bir işin ustası, üstâdı, erbâbı dururken, o işden hiç anlamayan birisi o işe el atarsa olur mu? Hiç kenef ibriği ile abdest alınır mı? Helâ maşrapasıyla su ikrâm edilir mi? Her işin bir yolu yordamı var, bir usûlü bir âdâbı var. Bütün derdi futbol yâhud siyaset olan kişinin dînle, diyânetle, tasavvufla ne işi olacak ki? Üç lafından ikisi küfür ve hakâret olan kişinin âyetden hadîsden bahsetmesi olacak iş midir? Allah'ın yüce âyetleri, Resûlullah'ın kudsî sözleri, ehlullahın mübârek kelâmları, pis ağızlara yakışır mı? İnsan önce ağzını tathîr etmeli, sonra bunları ağzına almalı. Aksi takdirde ne ona ne de başkasına bir faydası olur. Üstelik zararı olur. Hem dünyâda hem âhiretde. Edebsiz yâhud câhil veyâ nâ-ehil bir kimse kaş yapayım derken göz çıkartır, farkında olmadan mukaddesâta taş attırır ve bu yüzden büyük bir vebâl almış olur. Başkasına hiç bir zararı olmasa bile kendisine zararı çok büyük olur. Zîrâ yapdığı mürâîlikdir. Riyâda gizli şirk vardır, riyâ insanı dosdoğru cehenneme götürür.
Öyleyse, insan temessül etmediği bir fazîletin yâhud da bir kişinin temsîline katiyyen kalkışmamalıdır. Çünkü bu hâl, insanı hem riyâkâr hem de maskara yapar, gülünç duruma düşürür. Üstelik sözleriyle ortaya koyduğu ama hâliyle temsîl etmediği o fazîleti yâhud da o zâtı halk nezdinde itibarsızlaşdırır.