30 Haziran 2024 tarihinde yayınlanmıştır.
NUTK-İ ŞERÎF
ve
ÎZÂHI
Nefha-i rûhu'l-kudsdür sûret-i insânı gör
Hakk'ı isbât eyleyen ol huccet-i burhânı gör
İnsanı insan yapan nefha-i ilâhî olan rûhudur. Cesed toprakdan yaradılmışdır, bir kıymeti yokdur. Rûh, nefha-i ilâhî olduğu içindir ki insanda ilâhî sırlar vardır, ilâhî sıfatlar vardır. İnsan bu sıfatlara bakarak, Hakk'ı bilebilir, bulabilir. Bunlar insana Hakk'a delîl olsun için verilmişdir.
Çâr 'unsurla mukayyedsen cihet zindânına
Gel cihetsiz 'âlem-i dilde olan seyrânı gör
İnsanın vücûdu maddî unsurlardan ibâretdir, onlara bağlıdır. Bu itibarla cesed rûhun zinadınıdır, hapishânesidir. Yüce âlemlere erişebilmek için rûhu bu hapishâneden kurtarmak lâzımdır.
Cümle eşyâda hüviyyet sırrıdır iden zuhûr
Çesm-i 'ibretle nazar kıl anın ile anı gör
Kâinâtda ne varsa hepsi Hakk'ın sıfatlarının zuhûrudur. İbretle bakan insan, her şeyde Hakk'ı görür.
Katre-i 'acz içre 'ârif cilve eyler zâhiren
Katresi zâtında pinhân mevc uran 'ummânı gör
Ârif, zâhirde âciz görünür, bir katre misâlidir, ama hakîkatde dalgalarla dolu bir ummandır o.
Dîde-i sûret nice görsün cemâl-i mutlakı
Ey Sezâyî dîde-i cân ile bak cânânı gör
Hakk'ın cemâlini baş gözüyle görmek ne mümkün. Hakk'ı görmek için cân gözüyle bakmak gerek.
Hasan Sezâî
Kuddise Sırruh