Nimete Hamd ile Şükür Belaya Hamd ile Sabır

31 Mart 2020 tarihinde yayınlanmıştır.

Hikmet
Resûl-i Ekrem Efendimiz buyurmuşlardır  ki:
Dikkat edin! Mü'minin başına iyi bir şey gelirse Allah'a hamd edip şükreder, bir musîbetle karşılaşırsa, Allah'a hamd edip sabreder.
Bu hadîs-i şerîf bize bugün neredeyse tamâmen unuttuğumuz çok mühim bir düstûru beyân etmekdedir. Zîrâ biz müslümanlar, başımıza iyi bir şey gelince hemen gaflete dalıyor, kötü bir şey gelince de hemen şikâyete başlıyoruz. Halbuki bu hâller mümine yakışan hâller değildir. Mü'mine lâyık olan, rahatda iken de, mihnetde iken de Allah'ı unutmamak, kulluğu hiç bir zaman terk etmemekdir.

Her insan ömrü boyunca şu iki hâlden birindedir. Ya rahat içindedir, ya mihnetdedir. Ya bir nimete nâil olmuşdur, ya da bir musîbete uğramışdır. Ya neşe ve safâ içindedir ya da hüzün ve keder içindedir. Üçüncü bir hâl, muhâldir. Bu hadîs-i şerîf, bizlere hangi hâl içinde olursak olalım, ibâdeti, zikrullahı, kulluğu bırakmamayı öğütlüyor.

Resûl-i Ekrem Efendimizin bu sözünü doğru anlayabilmek için hamd ile şükrün farkını da iyi bilmek lâzımdır. Zîrâ çoğumuz hamd deyince hep şükür anlıyoruz. Halbuki hamd ile şükür arasında büyük fark vardır. Hamd, yüceleme demekdir. Şükür ise teşekkürdür. Hamd, Allah'ın azametini, izzetini, kudretini zikretmek, fikretmek ve bunu gerek sözle gerek fiilen ifâde etmekdir. Şükür ise Allah'ın bahşettiği nimetler için O'na teşekkür etmek, kulluk etmek, hizmet etmek ve bu teşekkürü hem sözlü hem de fiilî olarak yerine getirmekdir. 

Hakîkî müslümanlar, hastalıkda da sağlıkda da, üzüntü de sevinçde de, fakirlikde de zenginlikde de, velhâsıl hangi hâl ve şart içinde olurlarsa olsunlar, Allah'ı hiç unutmayanlardır. Sıkıntıya düşünce Allah deyip, refaha çıkınca Allah'ı unutmak müslümanlık değildir. Dara düşünce hiç sabretmeyip hemen şikâyete başlamak da mümine yakışan bir sıfat değildir.

Olup eşcâr kalem olsa mürekkeb 'ummân
Lutfunun binde birin yazmağa yokdur imkân
'Aczden gayrı neye kâdir olurmuş insân
Hâlık'ın ni'metine hamd ü senâ eyleyelim
Listeye geri dön