Niyâzî Mısrî Hazretlerinin Çekdiği Çile

13 Şubat 2024 tarihinde yayınlanmıştır.

Bela

Kemâlât belâların netîcesidir demişdik ya işte bu yüzden evliyâullahın başı belâdan hiç kurtulmamışdır. Nitekim sôfiyye arasında meşhûr bir darb-ı mesel vardır, "Dervîşin yakası bitden, paçası itden, ensesi Yezid'den kurtulmaz" derler. Her velî türlü türlü belâlara uğramışdır, pek çoğu iftirâya uğramışdır, ihânete uğramışdır, düşmanca hücûmlara marûz kalmışdır. Kimisi haps edilmiş, kimisi sürgüne gönderilmiş, kimisi de katledilmişdir. Sayılamayacak kadar çok misâlleri vardır. Meselâ Hallâc-ı Mansûr, Bedreddîn Simâvî, İsmâil-i Maşûkî, katledilenlere misâldir. Niyâzî Mısrî, Osman Fazlî, Muhammed Nasûhî, Hamza Nigârî sürgüne gönderilenlere misâldir. 

Belâya uğrayan velîler arasında Niyâzî Mısrî Hazretlerinin başına gelenler hakîkaten ibret ve dehşet vericidir. Nitekim kendisi de bu husûsda şöyle buyuruyor :

Bizim de mihnet imiş kısmetimiz ezelde
Kaldı başım anınçün fitne vü âl içinde

Diğer bir nutk-i şerîflerinde de bu sırra şöyle işâret buyuruyorlar :

Hamdülillah habs-i zindân ehl-i hâlin hırfeti
Fakr u zillet derd ü mihnet ol gürûhun 'izzeti

Bu zât-ı akdes, sırf devlet erkânının işine gelmeyen şeyler söylüyor diye evvelâ Rodos'a sürülmüşdür. Sürülmekle kalsa iyi, aynı zamanda âdî bir mahkûm gibi bir hücreye hapsedilmişdir. Bu hücre hapsi, dokuz ay sürmüşdür. Bu belâdan kurtuldukdan sonra, yine bir bahâne ile bu defa Limni'ye sürülmüşdür Hazret. Bu sürgün, on beş yıl sürmüşdür. Dile kolay, on beş yıl! Buradan da âzâd oldukdan sonra müzevvirler yine boş durmamış ve bir defa daha Limni'ye sürgün edilmişdir Hazret, ki bu defaki sürgün pek eziyetli olmuşdur. İlerleyen yaşına rağmen zincirlere, bukağılara vurulmuş, bir hücreye hapsedilmişdir Hazret-i Şeyh. Kendisine türlü türlü işkenceler yapılmış, defalarca zehir verilmişdir. Bu işkence dolu hayât, bir yıl kadar sürmüş, vefâtı da Limni'de sürgünde iken, elleri zincirli, ayakları bukağılı iken vâki olmuşdur.

İşte bu belâların netîcesidir ki Niyâzî Mısrî Niyâzî Mısrî olmuşdur. Ona bu zulümleri revâ görenler yok olmuş gitmiş, o ise hem dillerde hem gönüllerde yaşayıp gitmekdedir ve kıyâmete kadar da yaşayacakdır ve dâimâ hürmetle anılacak ve âleme feyzini saçmaya devâm edecekdir.

Mushaf‐ı hüsnüne çün tefe'ül eyledim ben
Burc‐ı belâda gördüm kendimi fâl içinde
Tali'imi yokladım mihnet evinde buldum
Anın için yürürüm her dem melâl içinde
Listeye geri dön