Oruç Tutan Mü'minlere Müjdeler Olsun!

3 Haziran 2019 tarihinde yayınlanmıştır.

Hikmet
Muzaffer Efendi Hazretleri 1984 senesinde Ramazân-ı Şerîfin son gününe tesâdüf eden cuma gününde cuma hutbesinde buyurdular ki :
Bir mübârek günde, seyyidü'l-eyyâm, yani günlerin efendisi olan bir cuma günü başlayan Ramazân, yine günlerin efendisi ve seyyidi olan bir cuma günü, yani bugün, hitâma resîde oluyor yani hitâma erişdi, sonuna geldik. Düşünecek olursak, bu ayrılık, mü'minler için ve âşık-ı sâdıklar için hakîkaten büyük acı. Hattâ orucun kıymetini bilenler için, bu ayrılık onların kalblerini yakıyor. Ramazân'ın ayrılması, firâkı onların kalblerini hasret ve firâk ateşi ile yakmakda, âşıkların da gözyaşını dökmekdedir. Tabii anlayan için, anlamayana bir şey yok. Yarın o bol bol yesin, yatsın ve oynasın. Yiyenlerle yemeyenler bir oldular, müsâvî oldular. 
Oruç tutanlar, rızâyı, rıdvânı ve cenneti buldular. Tutmayanlar da Hakk'ın rahmetine kaldı. Allahu Teâlâ tutmayanları tutan mü'minlere bağışlasın. Onların da hidâyete ermesi için duâ edin. Onların da ibâdet ve tâatden zevk alması için Allah'a duâ ediniz. Allah duâları kabûl eder. Hele oruçlunun duâsını.
 Ramazân'dır füyûzât-ı ilâhînin karârgâhı 
Kulûb-i ehl-i îmâne erişir feyz-i Rabbânî
Resûl-i Ekrem buyuruyor ki, "Eğer ümmetim, Ramazân'ın ne demek olduğunu bilselerdi, bütün ömürlerinin Ramazan ile geçmesini Allah'dan temennî ederlerdi". Ramazân'da bütün günâhlar mağfûr, defter-i a'mâle yazılmıyor. Ve geçmiş günâhlar da mağfûr, affedilmiş, silinmiş, defterler tertemiz olmuşdur. Duâlar müstecâb. Hattâ Ramazân gününde uyusan bile uykun tesbîhdir, nefes alıp vermen Cenâb-ı Hakk'ı tesbîhdir. 
Şimdi, "beke's-semâvâtu ve'l-ard" yani ard ve semâ da ağlıyor yani yalnız âşıklar ağlamıyorlar, semâ ve ard da ağlıyor. Ümmet-i Muhammed'in uğradığı musîbete melekler de ağlıyorlar. 
Geçen sene bir çok ahbâb u yârânımız vardı fakat bu Ramazân'a yetişemediler. Bu sene belki biz de ömrümüzün son Ramazân'ını geçirmekdeyiz. Bir dahaki sene Ramazân'a ya yetişir ya yetişemeyiz. Hattâ yarına çıkmaya elimizde senet yok ya, neyse, Ramazân münâsebetiyle böyle konuşdum.
Oruç tutanlara müjde olsun! Onlar Hakk'ın rızâsını kazandılar ve yarın sabah, analarından doğduğu gibi tertemiz oldular. Artık günâha dönme, isyâna dönme, Allah'a karşı isyân etme. Allah'a isyân etmek iyi bir şey değil. Bayramı onun için yapıyoruz, Ramazân gitti diye bayram yapmıyoruz, affolduk diye bayram yapıyoruz. Yarın sofra-yı ilâhiyye var. Yarın Cenâb-ı Hakk ümmet-i Muhammed'i davet edecek. Yarın Cenâb-ı Hakk, "Gündüzleri emrime imtisâl edip yemeyip içmeyenler, gelin, bugün soframda iftar edin" diyecek. Yarın inşâallah Hakk'ın sofrasında iftar edeceğiz. Yarından murâdım, mücerred bayram değil, mahşer gününü de söylüyorum. Arşın altında, Resûl-i Ekrem'in sofrasında, Peygamber'le berâber iftar edeceğiz inşâallah. Efendimizin o güzel mübârek ellerinden, İmâm-ı Ali'nin o güzel mübârek ellerinden, Hazret-i Haseneyn'in mübârek yedlerinden âb-ı kevserden de yani kevser nehrinden de içeceğiz, içirileceğiz.
 Ramazân'da kerem nehri olur cârî bi-emrillâh 
Ramazân şehr-i gufrândır Hudâ'nın emr ü fermânı 

www.muzafferozak.com

Listeye geri dön