Papazın Sözüyle Namaza Başlayan Hasan Ağa

25 Aralık 2018 tarihinde yayınlanmıştır.

Namaz
Muzaffer Efendi Hazretleri, hocalarından Alasonyalı Cemâl Efendi'nin şu hâtırasını ibret olsun diye sık sık anlatırlardı : 
Benim bir hocam vardı, Allah rahmet eylesin, kendisi Alasonyalı'ydı. Alasonyalı Cemal Efendi. Ondan da ders okudum ben. Hocam diyor ki, "O vakit gencim, tahsîl için İstanbul'a geliyorum, dersler bitince Alasonya'ya dönüyorum. Alasonya'ya dönerken İstanbul'dan vapurla Selânik'e gidiyorum. Babamın adamlarından bir Hasan Ağa var, Selânik'de beni bu Hasan Ağa karşılıyor. Hasan Ağa, atla geliyor, eşkiyâ gibi bir adam, gözüpek, hiç bir şeyden korkmayan kahraman, kabadayı bir adam, beni Alasonya'ya hep o götürüp getiriyor. Zîrâ o vakitler, yolda Yunan eşkiyâsı var. Hasan Ağa silahlı, belinde gaddâresi var, önüne yirmi kişi çıksa devirir, öyle bir adam.
Bu Hasan Ağa hiç namaz kılmıyor. Ben her seferinde ne kadar, "Hasan Ağa! Sen müslüman adamsın, namaz kılsana, niçin namaz kılmıyorsun" dediysem de Hasan Ağa, "A be molla! Bırak be ya! Benim kalbim temiz. Ne varmış namazda. Nedir o yatıp kalkmak, başını yere koyup, kıçını yukarı kaldırmakla bir şey olmaz. Benim kalbim temiz" diye cevap veriyor. Her seferinde "Kalbim temiz", "Kalbim temiz" diyen Hasan Ağa'ya, bir türlü namaz kıldıramadım.
Bir seferinde, yolda bir papazın evinde misâfir kaldık. Ben abdest aldım, namaz kıldım. Papaz, Hasan Ağa'nın namaz kılmadığını farkedince, ona dönüp "Sen neden namaz kılmıyorsun?" diye sordu. Hasan Ağa, "Hiç bre, benim kalbim temiz" dedi. Papaz, "İsmin ne senin?" diye sordu. Bizimki "Hasan" deyince, Papaz, "Haaa anladım, namaz kılmadıkdan sonra ha sen ha ben. Aramızda bir fark yok" demesin mi! Sabah kalkdım, bir de ne göreyim! Hasan Ağa kalkmış, kollarını sıvamış abdest alıyor. Hasan Ağa o gün namaza başladı. Benim sözüm tesir etmedi, papazın sözü tesir etti.
Niçün sen nefs-i emmârı bu gafletden uyarmazsın
Muhammed şer'i gülünü senin yüzüne urmazsın

www.muzafferozak.com


Efendi Hazretleri, bu hikâyeyi anlatırken, Hasan Ağa'nın kılığını, kıyâfetini, silahlarını da tasvîr ederlerdi. Biz de onu gözümüzde canlandırmaya çalışırdık.Yıllar sonra, sayfanın başındaki fotoğrafı bir yerlerde görünce "Hah, işte tam da Efendi Hazretlerinin tasvîr ettiği Hasan Ağa" diyerek yazının başına koydum. O devirde, Hasan Ağa gibi muhafızlık yapan adamların kılığı, kıyâfeti ve silahları işte böyle imiş.
Listeye geri dön