Resûl-i Ekrem Efendimizin İki Sıfatı : Şemsüdduhâ ve Bedrüddücâ

1 Aralık 2016 tarihinde yayınlanmıştır.

Kuran
يَا أَيُّهَا النَّبِيُّ إِنَّا أَرْسَلْنَاكَ شَاهِدًا وَمُبَشِّرًا وَنَذِيرًا * وَدَاعِيًا إِلَى اللَّهِ بِإِذْنِهِ وَسِرَاجًا مُّنِيرًا 
Yâ eyyuhân nebiyyu innâ erselnâke şâhiden ve mubeşşiran ve nezîrâ. Ve dâ'iyen ilâllâhi bi iznihî ve sirâcen münîrâ
Ey şanlı Peygamber! Biz seni insanlara hem bir şâhid, hem müjdeci, hem uyarıcı ve Allah’ın izniyle O’nun yoluna da'vet eden bir peygamber ve nûrlar saçan bir kandil olarak gönderdik.
Sûre-i Ahzâb, 45-46

Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi vesellem Efendimizin birçok sıfatları Kur'ân-ı Kerîm'de apaçık (dâll bi ibâretihî) zikredilmişdir...Yukarıdaki âyet-i kerîmede zikredilen "şâhid", "mübeşşir", "nezîr" sıfatları gibi...Bazı sıfatları ise işâretle (dâll bi işâretihî) bildirilmişdir...Bu iki sıfat-ı âlileri gibi...

"شَمْسِ الضُّحَى Şemsü'd-duhâ"

Şems, güneş, duhâ da güneşin yükselip tüm parlaklığı ile dünyâyı aydınlattığı sabah ile öğle arasındaki vaktin adıdır...Bu itibarla "şemsüdduhâ" tabiri "en parlak zamânında güneş nasıl aydınlatıyorsa dünyâyı öyle aydınlatan" demek olur...Cenâb-ı Hakk, Kur'ân'da güneşi سِرَاجًا وَهَّاجًا  sirâcen vehhâcâ" yani "pırıl pırıl parlayan kandil" tabiri ile vasfeder...(Sûre-i Neb'e, 13)...Yukarıdaki âyet-i kerîmede de Resûl-i Ekrem Efendimiz hakkında "وَسِرَاجًا مُّنِيرًا sirâcen münîrâ" sıfatı zikredilmişdir...

"بَدْرِالدًّجَى Bedrü'd-dücâ"

Bedr, ayın dolunay hâline denir...Dücâ ise, zulmet ve karanlık demekdir...Bu itibarla, "bedrüddücâ" tabiri, "karanlık geceyi aydınlatan mehtâb gibi küfrün zulmetinden insanlığı kurtaran" demek olur...Cenâb-ı Hakk, Kur'ân'da ay hakkında, "وَقَمَرًا مُّنِيرًا kameran münîrâ" yani "ışık saçan ay" buyuruyor...(Sûre-i Furkân, 61)Yukarıdaki âyet-i kerîmede, bu "münîr/nûrlu-ışık saçan" tabiri, Resûl-i Ekrem Efendimiz hakkında da zikrediliyor...

Böylece hem ay hem de güneş hakkında zikredilen sıfatlar Resûl-i Ekrem Efendimizde toplanmış oluyor ki bunda da nice nice hikmetler vardır...
Bu hikmetlerden bazılarını yazalım :

Resûl-i Ekrem Efendimiz küfrün karanlığını aydınlatma bakımından "bedrüddücâ", îmân ile müşerref olanları hakîkat nûrları ile aydınlatma vasfı ile de "şemsüdduhâ"dır...

Resûl-i Ekrem Efendimiz, îmân ile müşerref olamayanlar için dahî rahmetdir, kâfirin bulduğu bir lokma ekmek dahî O'nun hürmetinedir...Mü'minlerin nâil oldukları dünyevî hem uhrevî ni'metler de O'nun yüzü suyu hürmetinedir...

"Bedrüddücâ"nın bir başka vechesi de şudur ki, îmânsızlar bile eğer Resûl-i Ekrem Efendimizin getirdiği âyât u beyyinâtın hikmetlerini hayatlarına tatbîk ederlerse birçok faydalar elde ederler...Tıpkı bugün batı dünyasında müslüman olmadıkları halde İslâm'ın bazı umdelerini hayatlarına tatbîk edenler gibi..."Şemsüdduhâ"nın bu veche ile ma'nâsı ise mü'min olup da O'nun gösterdiği yoldan gidenler hem dünyâda hem âhiretde azîz olurlar...

Allahümme salli ve sellim ve bârik 'alâ şemsidduhâ Muhammedin ve 'alâ âlihî 'adede in‘âmillâhi’l-kerîm ve ifdâlihî...
Allahümme salli ve sellim ve bârik 'alâ bedriddücâ Muhammedin ve 'alâ âlihî 'adede kemâlillâhi ve kemâ yelîku bi kemâlihî...
Listeye geri dön