Safha-yı Sadrında Dâim Âşıkın Efkârı Hû

16 Şubat 2017 tarihinde yayınlanmıştır.

Zikrullah

NUTK-İ ŞERÎF

Safha-yı sadrında dâim 'âşıkın efkârı Hû
Şâkirin şükrü hüvallah zâkirin ezkârı Hû

Hû sadâsından melekler gökde eylerler semâ
Hû safâsından felekler eyledi ihbâr-ı Hû

Nâleden ney deldi bağrın Hû deyû nâlân ider
Mevlevîler Mesnevî'de eyledi iş'âr-ı Hû

Sidre seyrine muhakkak irmeye Cibrîl-i Emîn
Olmasa anın dilinde dem-be-dem tekrâr-ı Hû

Bülbülâ dîvân-ı 'aşkdan bir varak naklet bize
Tâ safâ vere safâdan açıla gülzâr-ı Hû

Sôfî mest olup safâdan devr ider Yâ Hû deyu
Münkir inkârın bırakdı eyledi ikrâr-ı Hû

Ravza-i Hû'da makâm et ey Cemâl-i Halvetî
Tâ vücûdun milkine keşf ola bu esrâr-ı Hû

Şeyh Cemâleddin Halvetî 
Kuddise Sırruh

ÎZÂH

Tarîk-i Halvetiyye ricâlinin büyüklerinden Şeyh Cemâleddin Halvetî Kuddise Sırruh Hazretlerinin, zikrullahın esrârına dâir bu nutk-i şerîfi üzerine Cihangirî Ahmed Dede'nin Hüseynî makâmındaki bestesi çok kıymetlidir. Bu eser, Halvetî tekkelerinde kıyâm kalkılıp "Cumhur İlahi" okundukdan sonra "Devrân"a başlanırken okunurdu. Aşağıdaki kayıtlardan da anlayacağınız gibi eserin okunuşu da kendine mahsûsdur. Her bir beytin sonunda perde kaldırmak ve ritmi hızlandırmak sûretiyle devrân hızlandırılır ve zikrullaha revnâk verilir. Bu yüzden notaya bakarak okumak pek mümkün olmaz, mutlakâ ehlinden meşk etmek gerekir. Okunuşa âit diğer bir husûsiyyeti ise, makta' beytine gelip de, Şeyh Cemâleddin Halvetî Hazretlerinin ism-i şerîfi okunduğunda okuyuş birden ağırlaştırılır ve "İsm-i Hayy zikrine geçilir. 

Nutk-i şerîfin yedi beyt olması nefsin yedi mertebesine, her beytin sonunda perdenin yükselmesi bir nefs mertebesinden diğerine çıkarak ma'nen yükselmeye, ilâhinin başlarda ağır olup sonradan hızlanması seyr-i sülûkün de başlarda biraz meşakkatli olup sonradan kolaylaşıp süratlenmesine, okuyuşda coşkunun artması seyr-i sülûkde ilerledikçe sâlikin şevke gelmesine, devrân ederken okunması seyr-i sülûkun devrî olmasına ve ka'betullah etrâfında yedi defâ dönülerek yapılan tavâfa remzdir. Nutkun yedi beyt olması, renklerin ve seslerin yedi olmasına da işâretdir. Diğer bir remzi de, şerî'at, tarîkat, hakîkat, ma'rifet, kurbiyyet, kutbiyyet ve ubûdiyyet mertebelerine işâret etmesidir. 

Bu müstesnâ ilâhi ve okunuşu hakkında daha fazla bilgi için şu yazımıza bakınız.

NAĞME-İ AŞK

Muzaffer Efendi · Safha-yı Sadrında Dâim Âşıkın Efkârı Hû - Hüseyni ilahi
Muzaffer Efendi · Safha-yı Sadrında Dâim Âşıkın Efkârı Hû - Kaside - Kemal Baba
Listeye geri dön