MuzafferOzak.com (Türkçe)

Sôfî bulamaz giymeye dîbâ-yı murassa'

Bîçâre o hasretle giyer delk-i murakka'

Sahte sôfîler, yamalı hırka giyer ama aklı süslü elbiselerdedir. İmkânı olsa en alâ elbiseler giymek ister.

Reşk eyleyüben şeyh şeh-i taht-nişîne

Kürsîde durur vaz'-ı vekar ile murabba'

Tahtında oturan hükümdârı kıskanır da kürsüye öpek vakarlı bir tavırla kurulur da oturur sahte sôfîler.

Rüknü sanuban sôfîliğin vaz' u vekarı

Her birini görsen ne muvakkar ne muvazza'

Kurumlu olmayı, kasılmayı, sôfîliğin esaslarından sandıkları için olsa gerek hepsi de pek kurumludur, herkese tepeden bakar sahte sôfîler.

Açılsa eğer bâb-ı tevakku' sevinirler

Feth oldu bize deyü kemâl-i mütevekka'

Bir menfaat ümîdi belirse, beklediklerine kavuşacakları zannıyla pek de sevinirler sahte sôfîler.

Yangın geçinirler yoğ iken lem'a-i ateş

Olmaya buların gibi ahvâli mülemma'

Kendilerinden bir kıvılcım eseri dahi yokdur amma yangın geçinir sahte sôfîler. Bunlar kadar riyâkâr, içi dışı bir olmayan kimse yokdur.

Mikdârı refi' olanı alçak gözetirler

Kendülerinin olmak içün kadri müreffa'

Büyük insanları küçük gösterirler. Kendilerini yüceltmek için yaparlar bunu sahte sôfîler.

İfrât-ı tasannu'ları şol hadde dürür kim

Hırkaları vü tâcları bile musanna'

Gösterişde o derece aşırıya gitmişlerdir ki, hırkaları ve tâcları bile pek gösterişli ve süslüdür bu sahte sôfîlerin.

Bir işte ki bu halka hezârân zarar olsa

Eylerler anı kendülere olsa ger enfa'

Öyle menfaatperestdirler ki, halka bin türlü zararı dokunacak bir işi, eğer kendilerine bir menfaat getirecekse hiç tereddüd etmeden işler bu sahte sôfîler.

Cem' oluban etdikleri devr ile semâ'ın

Hıllinde var işkâl velî hurmeti mücma'

Topluca yapdıkları devrân ve semâ'ın helâl olduğu şübheli, harâm olduğu hakkında ise ittifak vardır.

Başların açup şemlelerin yere ururlar

Cem' oluban bir nice kel kelleli asla'

Bir alay kel kafalı dazlak bir araya gelerek, başlarını açıp sarıklarını yere çalarlar.

Hak Hak didüğü sôfî riyâ ile ise ger

Vak vak didüğü yeğ dürür ihlâs ile dafda'

Bunların riyâ ile "Hak Hak" demesinden, kurbağanın ihlâs ile "Vak Vak" demesi daha güzeldir.

Uzatma sözü kat'-ı kelâm eyle birâder

Kim tutdu nice kıt'a yerini bu makta'

Birâder sözü uzatma da kısa kes. Zîrâ bu bu söylediklerimiz pek çok söze bedeldir.

Sahte Sofîler