19 Ekim 2016 tarihinde yayınlanmıştır.
NUTUK
Sanma 'aşk ehlini mevt ile güzâr eylediler
Hicre sabreylemeyüp terk-i diyâr eylediler
Soyunup tâc u kabâyı bürünüp bir kefene
Hil'at-i 'âriyeti giymeye 'âr eylediler
Tek görmeyelim deyû rakîbin yüzünü
Bindiler mahmel-i tâbûta firâr eylediler
Götürüp ayağı bu mülk-i fenâ-yı dünyâdan
Vardılar 'âlem-i bâkîde karâr eylediler
Arka üzre yatup ehl-i kubûr etdi huzûr
Derd ü mihnetle seni İŞRETÎ zâr eylediler
LUGATÇE
Mevt : Ölüm
Güzâr etmek : Gitmek
Hicr : Ayrılık
Terk-i diyâr : Bir yerden ayrılmak
Tâc : Başa giyilen serpûş
Kabâ : Cübbe, üste giyilen kıyâfet
Hil'at-i âriyet : Ödünç elbise
'Âr etmek : Utanmak
Firâr etmek : Kaçmak
Mülk-i fenâ : Fânî dünyâ
Ayak götürmek : Gitmek
'Âlem-i bakî : Âhiret
Ehl-i kubûr : Kabir ehli, ölüler
Derd ü mihnet : Tasa ve üzüntü
Zâr etmek : Ağlamak
NAĞME-İ AŞK