Sözüm sirâyet etse bu nefs-i nâ-murâda
Koyup tarîk-i Hakk'ı gezmez idi hevâda
Vahdet deminde evvel 'ahd etmişdi Hakk'a
Terk eyleyüp ol 'ahdi dil verdi şimdi yâre
Erişmiş idi himmet bâtın-ı evliyâdan
Kurtarmayaydı kendin kalaydı mâsivâda
Makbûl-i Hazret-i Hakk olmağa kanı tâ'at
Vuslat demine ermez kalan kişi riyâda
Biri iki görenler bu menziler erişmez
Zîrâ ki vahdet-i Hakk fenâdadır fenâda
Zâhirde bu bakdığın bâtındır ey nazarsız
Bâtını zahirde gör ola işin küşâde
Maksûdu evvel âhir Seyyid Nizâmoğlu'nun
Göre cemâl-i Hakk'ı dîdâr-ı evliyâda
Seyyid Nizâmoğlu Seyyid Seyfullah
Kuddise Sırruh