27 Eylül 2021 tarihinde yayınlanmıştır.
Mürşid-i Azîzim Muzaffer Efendi Hazretlerine bir Amerikalı sordu, "Amerika öyle bir medeniyet ki, bize îmân etmek ve teslîm olmakdansa daha ziyâde şübhe etmek ve suâl etmek öğretiliyor" dedi. Efendi Hazretleri buyurdular ki :
O da güzel, o da güzel. Çünkü şirkden tevhîde gidilir. Şübhe, hakîkate götürebilir. O da olur, câizdir. Teslîmiyyetde körü körüne bağlanmak vardır, yanlış görebilirsin, yanlış bir yol tutabilirsin, necâta gideceğim diye. Şübhe etmek ayıpdır, bir kabahatdir bu ama, meselâ talebenin hocayı imtihan etmesi, yâhud mürîdin şeyhi imtihan etmesi ayıpdır ama îmân yakîne gelir. İbrâhim aleyhisselâm bile, Allah'a sordu, dedi, "Yâ Rabbi, keyfe tuhyi'l-mevtâ, ölüyü nasıl diriltiyorsun?" dedi. Allah dedi İbrâhim'e, "İnanmadın mı?". O dedi ki, "İnandım, kalbimi de biliyorsun yâ Rabbi, inandığımı ama istiyorum ki gözümle göreyim ben bunu, kalbim mutmain olsun" dedi.
www.muzafferozak.com