24 Eylül 2023 tarihinde yayınlanmıştır.
NUTK-İ ŞERÎF
Tâ ezelden biz bu 'aşk içinde rüsvâ olmuşuz
İsmimizdir söylenen ma'nâda Ankâ olmuşuz
Gerçi sûret 'âleminde sandılar kesretdeyiz
Kesret içre bilmediler ferd-i tenhâ olmuşuz
Şol izâfât u ta'ayyün sofların giysek ne var
Çünkü andan soyunup ma'nen mu'arrâ olmuşuz
Mantıku't-tayrın lugât-ı muğlâkından söyleriz
Herkes anlamaz bizi bizler mu'ammâ olmuşuz
Lafz u sûret cism ile anlamak isterler bizi
Biz ne elfâzız ne sûret cümle ma'nâ olmuşuz
Katreler ırmağa ırmak erdi bahre cem olup
Karışup birbirine hâlâ o deryâ olmuşuz
Zerreler şemse güneş erişdi vahdet kânına
Kalmadı aslâ ta'addüd ferd ü yektâ olmuşuz
Her kesâfet kim izâfet gösterir âyînede
Ol kudûret tozunu silüp mücellâ olmuşuz
Zâhidin zikretdiği şol harf-i savtın resmidir
Zâkir ü mezkûr u zikre biz müsemmâ olmuşuz
Sofunun şol hûy u hâyi na'rasından almazız
Vasl-ı deryâyız biz ol sesden müberrâ olmuşuz
"Alleme'l-esmâ"ya mazhar ister isen gel beri
Âdem u hem ana ta'lîm olan esmâ olmuşuz
Ten gözüyle Mısrî'yi sûretde görsem deme kim
Zîrâ biz ol Kâf-ı sûret içre Ankâ olmuşuz
Niyâzî Mısrî
Kuddise Sırruh