28 Temmuz 2018 tarihinde yayınlanmıştır.
NUTK- ŞERÎF
Tâc ma'rifet tâcıdır sanma gayrı ola tâc
Taklîd ile tok olan ledünnîden ola âç
Tarîkat-ı aliyyenin gâyesi ma'rifetullahdır. Seyr ü sülûkünü ikmâl edenlere verilen tâc-ı şerîf, kişinin bu rütbeye eriştiğini gösteren bir remzdir. Ma'rifetullahdan nasîbi olmayan kişinin başına tâc-ı şerîf giymesi gösterişden ibâretdir. Tarîkat-ı aliyyenin özünden bî-behre olanlar şekle ve merâsime kıymet verirler ve hep taklîd mertebesinde kalırlar, bu yüzden de ilm-i ledünnden mahrûm olurlar.
Düşe düş olma sakın düşe aldanıp kalma
Hakk'dan gayrı ne vardır ta'bîre ola muhtâc
Bazı rüyâlar seyr u sülûk bakımından önemlidir. Fakat bir rüya ne kadar önemli olursa olsun hakîkat değildir, tabire muhtâcıdır. Üstelik hangi rüyânın seyr ü sulûk bakımından önemli olduğunu da ancak kâmil mürşidler bilir zîrâ rüyâ tabiri, vehbî bir ilimdir, çalışarak öğrenilemez. Rüyâ tabirinden anlamadığı halde tabire kalkışanlar, yalan yanlış hükümler vererek, kıymetsiz bir rüyâya kıymet atfeder ya da mühim bir rüyâya kıymet vermez, hem kendileri aldanır hem başkasını yanıltırlar. Bazıları da rüyâlardaki remzlerden bîhaber oldukları için gördükleri rüyâlarda bir kerâmet var zanneder, ucub getirir, kendilerini aldatırlar.
Sana 'âlem görünen hakîkatde Allah'dır
Allah birdir vallâhi sanma ki ola birkaç
Ârifler, "lâ mevcûde illallah" sırrına erdikleri için Hakk'dan gayrı bir şey görmezler. Bu âlemde görünen ne varsa cümlesini Hakk'ın esmâ ve sıfatının tecellîleri olarak kabûl ederler. Nâkıs olanlar ise, bir Allah var, bir de âlem var derler, kâinâtı ve eşyâyı Hakk'dan ayrı görürler.
Bir âğaçdır bu 'âlem meyvesi olmuş âdem
Meyvedir maksûd olan sanma ki ola ağaç
Bu âlem bir ağaca benzetilirse insan o ağacın meyvesi hükmündedir. Yani bu kâinâtın yaradılmasından maksad insandır. Diğer bütün mahlûkât insan için yaradılmışdır. İnsanın kıymetini bilmeyen esrâr-ı ilâhîye ârif olamaz.
Bu âdem meyvesinin çekirdeği sözüdür
Sözsüz bu 'âlem âdem bir demde ola tarâc
Kâinât özü hükmündeki insanın özü de derûnundaki sırdır. Zîrâ insan halîfetullahdır. Eğer bu öz olmasa bir anda kıyâmet kopar ve kâinât mahvolur.
Bu sözlerim meâli kişi kendin bilmekdir
Kendi kendin bilene hakîkat ola mi'râc
Kâinâtı ayakda tutan bu sırr "men arefe nefseh fe kada arefe rabbeh/Nefsini bilen Rabbini bilir" sözünde gizlidir. İnsanın mi'râcı Hakk'ı kendinde bulmakdır. Sôfiyye lisânında ma'rifetullah denilen şey budur.
Hakk denilen özündür özündeki sözündür
Gaybî özün bilene rubûbiyyet ola tâc
İnsanın özünde gizli olan rubûbiyyet sırrını bulana ârif denir ve bu mertebeye işâret olarak kendisine tâc-ı şerîf giydirilir. Âriflerin başlarındaki tâc-ı şerîfin hikmeti budur.
Sun'ullah Gaybî
Kuddise Sırruh