Tasavvufda Kadın Erkek Farkı Var mı?

Mürşid-i Azîzim Muzaffer Efendi Hazretlerine bir Amerikalı sordu, "Sizin yolunuzda kadınlarla erkekler arasında bir farklılık var mı, meselâ kadınlar da zikir yaparlar mı?" dedi. Efendi Hazretleri buyurdular ki :

Kadınlar da erkekler gibi zikrederler, zikirde aynı zevki bulurlar, aynı neşeye dalarlar. Çünkü kadınla erkek, beden bakımından ayrılmışdır, rûh bakımından ayrılmaz ki. Allahu Teâlâ "اَلَسْتُ بِرَبِّكُمْۜ elestü bi rabbiküm" hitâbında erkeği kadını ayırmadı, bütün rûhlara, hepsine birden hitâb etdi. Vaktâ ki rûhlar vücûdlara girdiler, kadın vücûduna giren rûh kadın olarak, erkek vücûduna giren rûh erkek olarak zuhûra geldi. Yoksa Hakk'ın nazarında hepsi bir, hepsi Allah'ın mahlûkâtıdır, hepsi Allah'ın kullarıdır. Eğer kulluklarını bilirlerse, kulluklarını yaparlarsa, mabûdlarıyla sevişirler ve cümbüş ederler. Ama kulluk yapmazsa o vakit Hakk'dan uzağa düşer, budiyyetde kalır. Hakk ona can damarından yakın olduğu halde, kendisinden daha yakın olduğu halde, kul O'ndan haberdar olmaz, uzak düşer. Tasavvufun, sôfîliğin ma'nâsı, nasıl ki Hakk bize yakınsa, bizim de Hakk'a yakın olmamızı temindir. Allah'ın müsaade etdiği kadar. O'nun müsaadesi şartdır. 

www.muzafferozak.com