16 Mart 2023 tarihinde yayınlanmıştır.
Gerçi tıb ilmi, beden ilmidir, insanın maddesine taalluk eder ama yine de çok mühimdir. Onun için denilmişdir ki, "İlim ikidir, beden ilmi ve din ilmi". Yani tıb ilmi ilmin yarısı kabûl edilmişdir. Neden? Çünkü maddiyatla maneviyat arasında irtibat vardır. Meselâ beden sıhhatli olmazsa insan ibâdeti de doğru düzgün yapamaz, dînî vecîbelerini de yerine getiremez. Sıhhati yerinde olmayan kimse, âilesine, yakınlarına ve cemiyete karşı vazîfelerini de yerine getiremez. Hasta olan kimse, hem kendisi çile çeker, hem başkalarına yük olur. Yine hastalıkları nasıl iyileştireceğimizi bilmezsek, hastaları kaybederiz ki bundan daha büyük bir musîbet de olamaz. Çünkü ömür azîzdir.
Herkesçe malûm ve müsellemdir ki her işin başı sağlıkdır. Bu yüzden, birisinin başına bir felâket gelince, tesellî maksadıyla "sağlık olsun" deriz. Çünkü sıhhat yerinde olursa her kaybı telâfi etmek mümkündür. Ama sağlık olmazsa, ne mal fayda verir, ne mülk, ne para işe yarar, ne makâm, ne de mevkî.
Kısacası tıbbın ehemmiyeti sıhhat nimetinin büyüklüğünden ileri geliyor. Nimet ne kadar büyükse, onu muhâfaza etmek yâhud kaybedince yeniden kazanmak da o kadar mühim demekdir. Yine tıbbın ehemmiyyeti insan hayâtının kıymetiyle mütenâsibdir. İnsan bir kere dünyâya gelir, ömrün her ânı paha biçilmezdir.
Malûm, tıbbın iki vechesi var. Birincisi sıhhati korumak, ikincisi hastalıkları tedâvi etmek. Dikkat edilirse, birinci veche ikinciden daha mühimdir. Çünkü sıhhati kaybetdikden sonra geri kazanmak, hem zahmetli hem masraflı bir işdir. Hastalıkla geçen günler verimsizdir, keyifsizdir, yaşanmamış gibidir. Öyleyse önceliği sıhhati korumaya vermeli, tedâvîye, ilaca mecbûr kaldıkça müracaat etmeli insan. Bu da ancak bedeni iyi tanımak, bedene faydalı ve zararlı olan şeyleri iyi bilmekle olur. Hepimiz doktor olamayız ama sıhhatimizi korumayı öğrenebiliriz.