Türkiye'nin Geri Kalmasını Namaza Bağlayan Paşa

Bir tânesi gelmiş bana buraya, dükkâna, oturduk. Kırk beş milyon insan varmış Türkiye'de, bu kırk beş milyon insan, günde beş vakit namaz için bir saat kaybetseler, Türkiye günde kırk beş milyon saat kaybediyor. Nasıl hesap? Riyâziye çok kuvvetli! "Kırk beş milyon insan var" dedi, "beş vakit namazda birer saat kaybeder o günde" dedi, "bir saat olur. Fazla yapar ama ben insaflı davranıyorum, bir saat diyorum. Bir saat olunca, kırk beş milyon saat her gün Türkiye geri kalıyor" dedi. "Türkiye'nin geri kalmasının sebeb-i illeti o" dedi adam bana. "Bravo! Kalk, elinizi öpeceğim" dedim, "bak biz bunu hiç düşünemedik şimdiye kadar yâhu! Allah Allah! Ne zekâ bu! Maşşallah! Tü tü tü tü! Ayol kırk beş milyon Türkiye câmiye mi giriyor da sen bunu bana söylüyorsun? Şuraya câmiye gelen üç tâne tekâüd" dedim. Evden karısı kovuyor dışarıya, 'Herif evi süpüreceğim, çıksana dışarı' diye. Kahveye gitse kahveci para ister. Kahveci para ister. Bir kahve içersin, oturursan olmaz, bir saat sonra gene geliyor kahveci kahveyi önüne koyuyor. Tekâüd parası orada gidecek, aldığı tekâüd maaşı. En iyisi ben câmiye gideyim diyor câmiye geliyor, câmide de imamla uğraşıyor zâten. Eski rütbeli günlerini hatırlıyor, imamla, müezzinle uğraşıyor. O üç dört kişi o, hayızdan nifasdan kesilmiş. Senin dediğin gibi olsa, kırk beş milyonun hepsi birden namaza dursalar, bir çâre ararım ben de" dedim. Durdu o da ama. Sonra "Ben generalim" dedi bana. "Ben de onbaşıyım" dedim ben. Vallahi billahi bak, yemîn ediyorum, oruçluyum bak. Yaaa. Kırk beş milyon namaz kılıyormuş. Ulan ne kırk beş milyonu, Ramazan'da kimse yok câmide bırak sen eyyâm-ı sâireyi.