Vefât-ı Fâtımetü'z-Zehrâ - Muhammediyye'den

13 Kasım 2022 tarihinde yayınlanmıştır.

Resulullah

Rivâyet iderler sahîh dinle ey bahtiyâr
Kim ol âhiret hâtûnu Fâtıme gülizâr

Lakab verdilerdi ki Zehrâ deyü zîrâ ol
Kim ay yüzünün nûruna gark olurdu diyâr

Şu denli idi kim hikâyet ider Âişe
Ki nûrunda iplik eğirir idik yokdu nâr

Çün oldu Resûl'ün vefâtında bil altı ay
Diledi Resûl'e vara Fâtıme şâhvâr

Hasen'le Huseyn'in yudu donların etdi ak
Velâkin dökerdi mübârek gözünden pınâr

Durup hem pişirdi nice kursalar arpadan
İderdi atası gibi fakr ile iftihâr

Anı gördü dedi Ali yâ kerîme niçün
Bu resme kayıdlar görüp eyledin kâr u bâr

Dedi bil ki 'azm-i sefer iderem atama
Mübârek zamîrini tutma bu sözüme dar

Velî hoş tutasın Hasen'le Huseyn'imi sen
Ki bize se'âdet bağında bulardır simâr

Dahi bir emânet var anı sımarlarvanın
Sözümü kabûl eyle olma igen inkisâr

Budur ol ki sandukda bir hokka vardır getir
Getirdi anın perdesin açdı ol lâlezâr

İçinden çıkardı mühürlü harîr bir biti
Çü çıkdı biti doldu envâr ile cümle dâr

Dedi bu biti ne bitidir beyân eylegil
Dedi bu biti ol durur eylegil iftikâr

Şu vaktin ki sana beni vermek istediler
Dilerlerdi dirhemle kâbın kıyalar ayâr

Dedim olmazam râzı ben bu cihân mehrine
Dedi pes Resûl yâ kızım eyledin çünki 'âr

Ne ola senin mehrin imdi anı de bize
Dedim gönderüpdür seni çün Ganî Kirdigâr

Senin ümmetin tutusar 'âlemi serteser
Bunların havâtîni vardır günâhkâr u zâr

Dilerven ben olam kıyâmet gününde şefî'
Buların suçun ben dileyem idem i'tizâr

Dedi görelim imdi Allah nice emr ider
Ki tâ vahy inince küyüp idelim ıstıbâr

Gelüp dedi Cebrâil Allah selâm eyledi
Ne kim dedise Fâtıme eyle olsun bu kâr

Dedim bu söze bana hüccet gerek Tanrı'dan
Geri geldi Cebrâil irdi revân bî-hasâr

Alup geldi bu hücceti bana Allah'dan ol
Sözüm dinle imdi eyâ Sâhib-i Zülfikâr

Kaçan kim ölem bile defn eyle bu hücceti
Kıyâmet günü eyleyem cânımı ben nisâr

Açam başımı pes ilâhî diyem anda ben
Ki tut hüccetimi beni eyleme târumâr

Gerek kim şefâ'at kılam anda hâtûnlara
Komayam ki bunlar ola anda hôr u nizâr

Çü geldi ecel geldi Azrâil anda bu kez
Dedi cânımı ben sana vermezem ıztırâr

Ayıtdı Resûl'ün de ben aldım a cânını
Dedi ümmet içindi ol eyleme iğtirâr

Dönüp dedi yâ Rabbi şol dem ki verdindi cân
Ara yerde Azrâil olmaz idi şehriyâr

Bu dem kim senin hazretine varıram niçün
Arada ola vâsıta cânıma kura dâr

Bu sözü deyüp verdi Allah'a cânını ol
Baka kaldı Azrâil anda ederken medâr

Çün anı götürdüler aldı Alî irişüp
Getirdi Resûl'ün anı kabrine bî-dırâr

Mübârek elini çıkardı Resûl ravzadan
Dedi kızımı bana ver yâ Ali eyleyem istitâr

Anınçün dediler ki bir kabr içredir ikisi
Dedi ba'zılar kim yanında yatar iştihâr

Dirîgâ ecel yeli esdi ömür bâğına
Hazan irdi ana dahi soldu ol nevbahâr

Kimin bâğına esmedi yâ kimse esmeye
Kim kodu ölüm kimi koyısar pâyidâr

Kanı müşgbâr üzre devr eyleyen zülfünü
Kanı gülizâr üzre dizen gül-i şâhisâr

Kanı ol melek-veş ki hayrândı ins ü peri
Kanı ol felek-rahş gerdandı leyl ü nehâr

Kanı hadd-ı hûbî ki vecde gelirdi güneş
Kanı kadd-i Tûbî ki secde kılardı çınâr

Kanı ol yanaklar kim andan hacîl idi la'l
Kanı la'l lebler kim andan kızardı enâr

Sudandı bular toprak oldu eser yel gibi
Kimi nûr içinde kimi nâr içinde yanâr

Yazıcığolu Mehmed Efendi
Kaddesallahu Sırrahu'l-Âlî
Listeye geri dön