Vuslat Yolunu Tutanlar İçin Bir Münâcât

17 Ocak 2018 tarihinde yayınlanmıştır.

İsmail Hakkı Bursevi
MÜNÂCÂT

İlâhî bâğ-ı dilim feyzin ile şâdâb et
Serây-ı vaslına yol ver küşâd-ı ebvâb et
Dem-i ciğerden alup bir vudû-i hakkânî
Teveccühüm yüzüne zât-ı pâki mihrâb et

İsmail Hakkı Bursevi
Kaddesallahu Sırrahu'l-Âlî


ÎZÂH

Allahım gönül bahçemi feyz-i ilâhî suyu ile suvar 
Sana giden yolda kalmasın ne bir perde ne bir duvar
Aşkınla yanan ciğerimin kânı ile alayım ki abdest
Cemâlin olsun bana mihrâb olmasın kıblem duvar

Âşıkların gönlü, Hakk'ın tecelliyâtı ile âbâd olur. Onun için hep Hakk'a yalvarır ve O'ndan lutuf beklerler. Hakk'a âşık olan kişi, vuslat yolunu tutar fakat yolda bir takım engeller vardır. İnsân ne kadar cehd ederse etsin, bu engelleri kendi başına aşamaz, ancak Allah'ın inâyeti ile aşabilir. Vuslat yolundaki en büyük engel de insanın kendi nefsidir. Bu büyük engeli kaldırmanın yolu da, aşk ile kendini yakarak mahvetmekdir. Öyle ki ancak aşk ateşiyle ciğerlerini kebâb edenler, hasret acısıyla gözlerinden yaş yerine kân akıtanlar, abdestlerini bu gözyaşlarıyla ya da kendi kanlarıyla alanlar vuslata nâil olabilir. 
Listeye geri dön