Yâ Rab Bu Hakîr Abdin Maksûdu Budur Senden

23 Şubat 2022 tarihinde yayınlanmıştır.

Münacat

MÜNÂCÂT

Yâ Rab bu hakîr 'abdin maksûdu budur senden
Dûr eyleme son demde eyleme îmân dînden
Ahlâk-ı zemâimden dil levhini pâk eyle
Lutfun ile 'inâyet sen sûret-i ahsenden
İsrâfil urup sûru cânlar gelicek cisme
Ne sûret ile kalkam haşrolmak içün sinden
Bir tâ'ati eylerken bin türlü hatâmız var
Sen pâdişâha lâyık a'mâle heves kandan
Mümkün ola mı vuslat dîdâr-ı Hakk'a miskîn
Mâdem ki kişi geçmez eğer kendi kendinden 
Bu kıyl ile bu kâli 'ilm ile 'amel sandım
Bir zerrece 'aşkın yeğ 'âşıklara bin fenden

Bilmem n'ideyim ol Hakk cân ayrılıcak tenden
Bu cürm ü bu günâh ile râzı ola mı benden

Ömr âhire irişdi ihlâs ile tâ'at yok
Nefsim beni kul itdi ol şâhâ itâ'at yok
'Âlemse tegayyurda halk ise teyahhürde
'Ârifdir bilenlerde bir vücûd ile hâlet yok
Taklîd ile setr oldu tahkîk olan 'âşıklar
Her bir kişi bu şeyhdir nûrânî 'alâmet yok
Ben kendi günâhımdan nâlân iderim her dem
Bir gayrinin ahvâlin bilmeğe velâyet yok
Efkâr ile mecnûna döndüm n'ideyim bilmem
Hâlim nic'olur âhir keşf ile kerâmet yok
'Âlimlerimiz şimdi bir hâlete düşmüşdür
İtdikleri ef'âlin hakkında bir âyet yok

Bilmem n'ideyim ol Hakk cân ayrılıcak tenden
Bu cürm ü bu günâh ile râzı ola mı benden

Terk eylemezem gerçi evrâd ile ezkârım 
Ammâ ki derûnumda hep dünyâdır efkârım
Tâ'atde sanır her kim görse beni mescidde
Almak ile satmakda bâtında olan kârım
Kuşak kuşanup gerçi bir mürşide dedim hak
Kat' itmeğe çârem yok belimdeki zünnârım
Yâ Rab sen 'inâyet kıl al benliğimi benden
Dîdârına mâni'dir bu nâmûs ile 'ârım
Dil firkat ile yandı lutfunla 'inâyet kıl
Hicrân ola mı âhir terk eylemeden vârım
Tahmîr idicek hâkim kudret eli tâ evvel
Nûrumu ziyâd itdi ya tamuda ki nârım

Bilmem n'ideyim ol Hakk cân ayrılıcak tenden
Bu cürm ü bu günâh ile râzı ola mı benden

Put eyledi dünyâyı kendine bu halk ekser
Var itmediysen küfrü okurlar sana ezber
Nakd-i dîni dünyâya her kişi değişmekde
Bir mertebe halk azdı yokdur sanasın mahşer
Bu sûret-i zâhirde her birimiz âdemdir
Bâtına nazar kılsan cân sûreti hep ejder
Cân Yûsuf'u habs oldu bu çâh-ı vücûdumda
Ya'kûb-i dil anınçün her şâm u seher ağlar
Deryâ-yı tehayyürde kaldım n'ideyim âhir
Bu cânımı Azrâil son günde ki kabzeyler
Bin türlü günâhım var a'mâl-i salâhım yok
Ne sûretle ol Mevlâ yarın beni haşreyler

Bilmem n'ideyim ol Hakk cân ayrılıcak tenden
Bu cürm ü bu günâh ile râzı ola mı benden

Bu ten kafesinden cân mürgi idicek cevlân
Cennet mi ola menzil yâhud dûzah u nîrân
Şol gün ki mezârımda tenhâ kalıcak bilmem
Dîv ile melâikden anda kim ola yârân
Dünyâ hevesi hubb-ı uhrâyı unutdurdu
Her bir kişi hayretde dem-beste vü ser-gerdân
Yâ Rab Nizâmoğlu'nu dûr eyleme vaslından
Yakdı beni kül itdi bu âteş ü bu hicrân
Şimdi bana bu müşkil âhir nice olur hâlim
Benden yana gel derse ol Hâlık-ı ins ü cân
Rûz-i ezelî bilmem takdîr olunan hâli
Gam mıdır eğer itsem her şâm u seher nâlân

Bilmem n'ideyim ol Hakk cân ayrılıcak tenden
Bu cürm ü bu günâh ile râzı ola mı benden

Seyyid Nizâmoğlu Seyyid Seyfullah
Kuddise Sırruh
Listeye geri dön