13 Şubat 2016 tarihinde yayınlanmıştır.
NUTK-İ ŞERÎF
Yanmakdan usanmazam pervânemiyem bilmem
Hiç sonunu saymazam dîvâne miyem bilmem
Her şâm ü seher zârım gûş eylemez ol yârim
Bakmaz bana hünkârım bîgâne miyem bilmem
Dil-hâne harâb oldu yıkıldı türâb oldu
Her cânibi bâb oldu vîrâne miyem bilmem
Kalbimde ocağım var bu sînede dâğım var
Âteşde durağım var hep yâne miyem bilmem
Bulup dem-i eşyâhı gül vire mi dil şâhı
Bu dünyâda ben dahî uslana mıyam bilmem
Nûrî dem-i dehşetde bahr-i gam-ı firkatde
Ka'r-ı yem-i hayretde dürdâne miyem bilmem
Şeyh Abdülehad Nûrî
Kaddesallahu Sırrahu'l-Âlî
NAĞME-İ AŞK
Abdülehad Nûrî Hazretlerinin bu nutk-i şerîfi üzerine bağlanan pek hüzünlü bir Sabâ beste vardır ki bu ilâhî eskiden meşâyih cenâzelerinde okunurmuş. Sizler için bu eserin çok özel bir ses kaydını yayınladık. Okuyan zât Âsitâne-i Hazret-i Nûreddin Cerrâhî'de uzun yıllar zâkirbaşılık yapan Kemal Baba'dır. Kemal Baba bu ilâhîyi mürşidi Fahreddin Efendi Hazretlerinden meşk etmiş. Fahreddin Efendi Hazretleri bendegânına, bu ilâhînin kendi cenâzesinde de okunmasını vasiyet etmiş. Yıllar sonra Muzaffer Efendi Hazretleri Hakk'a yürüdüğünde de bu ilâhî okunmuşdu.