31 Mayıs 2019 tarihinde yayınlanmıştır.
Resul-i Ekrem çocuklara selâm verir, başlarını okşardı. Resûl-i Ekrem'in bir çocuğun başını okşadığını da şuradan bilirlerdi. Resûl-i Ekrem Efendimiz gül kokardı. Hangi çocuğun başı gül kokuyorsa bilirlerdi ki Resûl-i Ekrem onun başını okşamış. Sen de yetîmi okşa zîrâ yetîmi okşamak Hazret-i Fahr-i Risâlet'i okşamak gibidir. Çünkü Resûl-i Ekrem de yetîmdir. Sakın malına mülküne güvenme, Allah rûhunu kabzeder, sevgili evlâdların hemen yetîm kalıverir. Bu işler bir anda oluverir. Yetîmin gözyaşını sil, yoksula elini uzat. Yoksul dâimâ fukarâ değildi, onun da ceddi zengindi sonra fakîr oldu. Zenginler fakîr, fakîrler zengin olur. Hastalar sıhhatlenir, sıhhatliler hasta olur. Bir minvâl üzere kalan yalnız Hazret-i Allah'dır, celle celâluhû. Düşün bunları! Sana Allah göz vermiş, ibretsiz göz, senin başının üzerinde düşmânındır. Fa'tebirû yâ ulu'l-ebsâr.