15 Ocak 2018 tarihinde yayınlanmıştır.
İki türlü baba vardır. Biri, insanın dünyâya gelmesine sebeb olan, diğeri de insanı kemâle eriştiren yani ma'nen 'urûc ettiren babadır. Birincisine sulb babası ya da döl babası, ikincisine ise yol babası denir.Efendi Hazretleri aynı hakîkati şu cümle ile de ifâde buyururlardı :
Sulb babası adamı a'lâ-yı illiyyînden alır, esfel-i sâfilîne getirir. Yol babası adamı esfel-i sâfilînden alır, a'lâ-yı illiyyîne götürür.Bazı tarîkatlarda mürşide "baba", dervîşlere de "evlâd" denilmesinin bir hikmeti de budur. Nasıl ki mürşidlere "yol babası" deniyorsa sâliklere de "yol evlâdı" denir ve bunlar mürşidin kendi evlâdından üstün tutulur. Nitekim Efendi Hazretleri bu hususda şöyle buyururlardı :
Mürşidler için yol evlâdı döl evlâdından daha kıymetlidir. Zîrâ biri dölünden, diğeri yolundan gelir. Elbette hem dölünden hem yolundan gelenler müstesnâdır.Vaktiyle bir Şeyh Efendi, yol evlâdına çok alâka gösterdiğinden oğlu çok kıskanırmış. Kâmil bir mürşid olan o zât, bir gün oğluna şöyle demiş :
Oğlum! Sen benim malımın vârisisin, merâk etme onlara malımdan bir pay düşmez. Ma'nevî mîrâsımın vârisi de onlardır, ondan da sana bir pay düşmez. Boşuna kıskanma!