8 Mayıs 2015 tarihinde yayınlanmıştır.
Muhammed'e bir gice Çalap'dan indi Burâk
Cebrâîl eydür hâcem Mi'râc'a kıgurdı Hak
Aç kendüne cinânun behişt ü dîdâr senün
Seni okur Sübhân'un ne yatursın kıl yarak
Turdı Mi'râc kasdına yüridi âbdestine
Secde kıldı dostına dimedi yakın ırak
Gitdi Cibrîl Hazret'i getürdi Burak atı
Nûrdanıdı hil'ati gözi gevher yüzi ak
Kadem bir taşa basdı taş kopdı bile vardı
Kak yâ mübârek didi şöyle kaldı mu‘allak
Taş eydür gelesini bir kadem basasını
Resûl eydür gelürem buyururısa ol Hak
Göklere haber oldı yir-gök şâdılık toldı
Eydürler Ahmed geldi bezendi sekiz Uçmak
Gör Muhammed n'eyledi gökleri seyreyledi
Ümmetini toyladı ‘Arş'a henüz varıcak
Çün geçdi felekleri ün geldi kim gel beri
Kaldurdum perdeleri hemân cemâlüme bak
Dîdârum sana ‘ıyân gösterem bellü-beyân
İn Burâk'dan ol yayan ‘Arş'uma bas bir ayak
Ferişteler geldiler Burâk'dan indürdiler
Na'lini döndürdiler ol dem yüridi yayak
Üveys yirinden turdı ‘Arş'da na'lin döndürdi
Muhammed anı gördi visâle döndi firâk
Çün dost dosta kavuşdı yüz bin kelâm danışdı
Ümmetiyçün çalışdı oldur Resûl-ı Mutlak
Mi'râc'dan döndi yine girü geldi evine
Geldi gördi henüz kim döşecigi ısıcak
Niçe bin yıllık yola bir demde vara gele
Yûnus eydür kim ola Muhammed'dür o mutlak
Ümmete ümmet diyen ümmet kaydını yiyen
Eger ümmeti isen di İslâm dînine hak