22 Nisan 2018 tarihinde yayınlanmıştır.
Niye kızıyorsun ki! Ben hem senin için hem de halk için an hayırlı duâyı yaptım. Sen ölürsen halk senin zulmünden kurtulur bu onlar için hayırlı olur, ölüm senin için de çok hayırlıdır çünkü senin ölümün daha fazla zulm etmene ve daha çok mazlûmun âhını almana mâni' olur.Ehlullah, Resûl-i Ekrem Efendimizin vârisleri oldukları için, kötülük yapanlar için bedduâ etmeyi doğru bulmamışlar, hep duâ etmeyi tercîh etmişlerdir. Çünkü peygamberimizin düstûru, kötülük yapana kötülükle karşılık vermemek, hiç kimsenin kötülüğünü istememek, kötülerin helâkine değil dâimâ ıslâhına çalışmakdır. Yıkmak kolay, yapmak zordur. Yıkmak, yok etmek, mahvetmek büyük bir marifet değildir, asıl marifet, bozuğu düzeltmek, kötüyü iyileştirmekdir. Ancak bunun da bazı istisnâları vardır ki bu da bu hikâyedeki gibi zulmü meslek edinmiş ve ıslâha kâbiliyyeti olmayan zâlimler için yapılan bedduâlardır. Hikâyedeki dervîşin pek ârifâne bir sûretde beyân ettiği gibi, aslında bunlar için yapılan bedduâ, bedduâ da sayılmaz. Çünkü bunlar zulme devâm ederlerse hem mazlûmların âhı hem de bu zâlimlerin âhiretdeki azâbı artacakdır. İşte ıslâhı mümkün olmayan azgın zâlimlere bu niyetle bedduâ etmek, tıpkı kudurmuş bir köpeği öldürmek gibidir ki câizdir.