1 Haziran 2019 tarihinde yayınlanmıştır.
Zekât, fakîr olan mü'min zengin olan mü'minin cebindeki hakkıdır. Zîrâ zenginler Allah'ın vekilharcı gibidir, fukarâ da Allah'ın ayâli gibidir. Allah der ki vekilharcına "Sana emâneten verdiğim kasayı aç, benim ayâlimi doyur, onlara ikrâm et" der. Aklı olan için söylüyoruz. Bir kişi sevgili Allah'ının emrini dinlemeyip de bunu yapmazsa, malını ve parasını sevmediği kişilere bırakır ve bunun vebâlini sırtına yüklenerek âhirete öyle gider.İslâm'da zekât o kadar mühimdir ki, Kur`ân'da hep îmân ve namazla berâber zikredilmişdir. Kur`ân-ı Kerîm'i başdan sona dikkatlice okuyan bir kimse, zekâtın namaz kadar önemli olduğunu ve bu iki ibâdetin îmânın iki büyük âlâmeti olduğunu anlar. Zekâtını vermeyenlerin, namâzlarının da makbûl olmadığı ma'lûmdur.