Zikrullah ile Meditasyon Mukâyesesi
31 Mart 2016 tarihinde yayınlanmıştır.
 |
| "Kalbler ancak Allah'ı anmakla huzûra erer" meâlindeki âyet-i celîle |
Efendi Hazretlerinin Amerika seyahatlerinden birinde, bir sohbet sırasında, söz o aralar Amerikalılar arasında çok moda olan "meditasyon" konusuna gelir...O sohbet meclisindeki Amerikalılardan biri meditasyon yaptığını ve çok faydasını gördüğünü söyleyince Efendi Hazretleri irşâd gâyesi ile o kişiye meditasyon esnâsında ne hissettiğini sorar...Amerikalı, "Bu duyguyu, derin bir sükûnet ve aklımın dünyâ ile alâkasının kesilmesi olarak tarif edebilirim" deyince Efendi Hazretleri buyurdular ki :
Aklın dünyâdan kesilmesi iyi birşey değildir, nefsin kesilmesi iyidir...Bunun yerine insân, "âyât-ı âfâkiyye" ve "âyât-ı enfüsiyye" üzerinde tefekkür ederse çok daha faydalı olur..."Âyât-ı âfâkiyye", kâinâtdaki, "âyât-ı enfüsiyye" de insânın kendi vücûdundaki güzellikler ve hârikulâdeliklerdir...İnsân, bunları tefekkür ederse, Allah'ın kuvvet ve kudretine hayrân olur...
Efendi Hazretleri, "âyât-ı âfâkiyye"ye misâl olarak bir bahçeyi veriyor...Aynı toprakdan, aynı sudan, aynı güneş ışığından, farklı farklı renklerde, farklı farklı şekil ve lezzetlerde meyvelerin yetişmesindeki hârikulâdeliği beyân ediyor..."Âyât-ı enfüsiyye"ye misâl olarak da insân vücûdundaki mükemmelliği ve tenâsübü zikrettikden sonra şöyle buyuruyorlar :
Nasıl ki vücûdun gelişmesi ve sağlığı için spor gerekli ise rûhun sıhhati için de bazı ma'nevî gıdâlar gerekir...Bunlar "nefs"in safhalarından geçmek için şartdır...İnsân bu şekilde kısa zamanda erişeceği mertebelere meditasyonla uzun zamanda bile erişemez...Biz dervîşlerin, zikrimiz ve fikrimiz var...Zikir ile fikir birleşince, bir de bakarsın, ilhâmât zuhûr eder...Öyle sözler söylersin ki, sen o sözleri hiçbir yerde okumamışsındır, görmemişsindir...Araştırınca, en büyük insanların söyledikleri sözlerin aynısı olduğu meydana çıkar...
 |
| "Her şey fânî ancak celâl ve kerem sâhibi Allah bâkîdir" meâlindeki âyet-i kerîmeler |
İnsân, sûretde insân olduğu gibi hakîkatde de insân olursa, abdiyyet ile ma'bûdiyyet birleşir...Zâten insân da bunun için yaradılmışdır...Efendi Hazretleri, sohbetin sonunda, Batı dünyâsında meditasyonu yaygınlaştıran yogileri ve guruları kasdederek buyurdular ki...
Meditasyonu tavsiye edenler, âhireti düşünmüyorlar, onlar sâdece bu dünyânın rahatını düşünüyor...Halbuki insânlar burada geçidir...Mühim olan ebedî olan diğer hayatdır...Bizi buraya sormadan getiren öbür tarafa da sormadan götürür...Orada da her bir uzvun ve o uzuvlarla yapılan işlerin hesâbı sorulacakdır!...
Not :
15 Nisan 1980 tarihli sohbet kaydından alınarak "fakîr" tarafından yazı diline uyarlandı...