Zikrullaha Lâyık Ağız

5 Haziran 2024 tarihinde yayınlanmıştır.

Zikrullah
Mürşid-i Azîzim Muzaffer Efendi Hazretleri yeri geldikçe hep anlatırlardı :
Bir zât Dicle'nin kenarında dolaşıyormuş, sal bekliyor. Salla karşıya geçiriyorlar adamları, nehirden. Cüneyd-i Bağdâdî Hazretleri oradaymış, dedi, "Ne bekliyorsun evlâdım burada?" dedi. "Şeyhim, karşıya geçeceğim, sal bekliyorum" dedi. "Gel ben seni geçireyim karşıya" dedi. "Gel bakayım benimle beraber. Sakın zinhâr, sen ne tesbîh et, ne tevhîd et, senin vazîfen yalnız "şeyhin dediği gibi" diyeceksin. "Şeyhin dediği gibi, şeyhin dediği gibi". Tutdu elinden, suyun üzerinde yürümeye başladılar. Şeyh diyor ki, "Allah Allah Allah". O da, "Şeyhin dediği gibi, şeyhin dediği gibi, şeyhin dediği gibi". Gidiyorlar. Tam Dicle'nin ortasına geldiler, dervîşin aklına şey geldi, "Ulan ben niye şeyhin dediği gibi diyeyim, ben de Allah diyeyim" demiş. "Allah" demesiyle, lüp diye suyun içine gitdi. Hemen yakaladı ensesinden Hazret-i Şeyh, "Sende zikrullaha lâyık ağız mı var zannediyorsun! Sen şeyhin dediği gibi diyeceksin! Yoksa geberirsin Dicle'nin ortasında. Allah demeye ağız mı var sende!" dedi. "Tathîr et ağzını evveliemirde. Sen şeyhin dediği gibi diyeceksin".
www.muzafferozak.com
Listeye geri dön