3 Haziran 2024 tarihinde yayınlanmıştır.
Mürşid-i Azîzim Muzaffer Efendi Hazretlerine Amerika'daki bir zikir meclisinden sonra sordular, "Zikrullahda ne hissediyorsunuz?" dediler, Efendi Hazretleri buyurdular ki :
Bazı lezzetler vardır ki, tarîf edilmez, tatmayan bilmez. Meselâ balın lezzetini bana anlatsın bakayım. Kim tadacak, o bilecek. Zikrullahdaki zevki ifâde etmek gâyetle güç. Bütün ağaçlar kalem olsa, denizler mürekkep olsa, kürre-i ard ve semâvât kağıt olsa, bütün melekler ve insanlar da kâtip olsalar, yazsalar, bitmez o, tarîf edilmez.
Ama herkes aynı zevki duymaz. Nasıl ki insanlar böyle derece derece ise, aşk ve muhabbet ve anlayış da derece derecedir. Herkes istidâdı kadar zevk duyar, Allah'a kurbiyyeti kadar lezzet duyar. Hani birisi zikre girse de, gelse bana dese ki, "Efendi ben zikre girdim hiç bir lezzet duymadım", böyle dese bana, ben ona şu cevâbı veririm, bir adam ormanda ava gitse, yağlı bir ayıya rast gelse, ona bir kurşun atsa, bir kurşunla onu öldüremez, bir kaç kurşun lâzım. Onun için böyle bir adam zikrullaha bir kaç defa girmeli ki lezzet duysun, zikir tesir etsin ona.
Nefsi tezkiye olmadıysa, yükselmediyse eğer, bu zikrin karşılığı olan diskotekden, dansdan mansdan zevk alır. Nefs yükselmediyse. Nefs yükseldiyse o vakit zikrullahdan lezzet duyar. Çünkü insanlar, ister kederli olsun ister müjdeli bir haber olsun, bunu duyduğu vakitde bir sarsılacakdır.
Zikir bir oyun değildir. Benziyor denirse, insanın meşrû âilesiyle yatması ile gayr-ı meşrû birisiyle yatması fiilde birdir, ma'nâları ayrı ayrıdır. Şekil bir, pozisyon bir fakat ma'nâları ayrı ayrı. Diskotekde yapılan oyunla zikir, şekilde benzese de ma'nâları ayrıdır. Birisi Hakk'la mülâkat ve vuslatı gösterir, vuslatda zikreder, bir tânesi şehvâniyyetde.
Bir başka sefer "Zikirden aldığınız zevki tarîf eder misiniz?" diye sorulunca Efendi Hazretleri şöyle buyurdular :
Bir çok şeyler vardır ki, insan o hissiyâtını anlatmak için ne lisân kâfîdir, ne de kalem kâfîdir. Ancak o hissiyâtı anlatabilmem için onun da aynı hissiyâtı duyması lâzımdır ki anlasın. Damdan düşmeyen damdan düşenin hâlinden bilmez.
www.muzafferozak.com