Zübeyde Hâtun'un Rüyâsı

Mürşid-i Azîzim Muzaffer Efendi Hazretleri buyurdular ki :

İslâm'da kadın velî, fukarâdan Râbiatü'l-Adeviyye, zenginlerden Harun Reşîd'in âilesi Zübeyde Hâtun'dur. 

Bu hanım bir rüyâ gördü, rüyâsında yüz binlerce, milyonlarca erkekle cinsî münâsebetde bulundu. Sonra câriyesini çağırdı, siyâhîlerden bir câriyesi vardı, ona dedi, "Git Şeyh İbn Sîrin'e, ben bir rüyâ gördüm, bu rüyâyı söyle ama ben gördüm de, benim gördüğümü söyleme, ben gördüm de. Ne diyecek bakayım, nasıl tevîl edecek". Şeyh dedi ki, "Sen mi gördün rüyâyı?", "Ben gördüm" dedi câriye. "Sen bu rüyâyı göremezsin" dedi ona, "Söyle bakayım, bu rüyâyı gören kim" dedi. "Sultan gördü" dedi. "Hah, o bu rüyâyı görebilir" dedi, "Git ona selâm söyle, bir hayır yapacak, bu hayırdan kıyâmete kadar insanlar istifâde edecekler". 

Onun üzerine işte Kabe'ye suyu getirttirdi o hanım. Kabe'deki Ayn-ı Zübeyde yani Zübeyde Pınarı, o getirtdi Kabe'ye. Şimdi bütün oraya giden hacılar, milyonlarca insan, o sudan istifâde ediyor. 

Öldü, sonra rüyâda gördüler, "Allah sana ne muâmele yapdı" dediler. "Allah beni affetdi" dedi. "Elbette Allah seni affeder, sen Kabe'ye su getirttin, insanlara büyük hayır yapdın" filan dediler. Dedi ki, "Ondan affolmadım ben. Allah dedi ki o paranın içerisinde milletin hakkı vardı, fakat bir gün sarayda çalgı çalınıyordu, ezân okundu, ezânı işitdin, çalgıları susturdun, ezânı dinledin, onun için affetdim seni dedi". 

www.muzafferozak.com